6. Ceza Dairesi 2018/2609 E. , 2020/4171 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
15.04.2020 gün ve 13100 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 10. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinde yapılan değişikliğin, infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık ... ve savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, Üye ..."in sanık ... hakkında beraat kararı verilmesi ve bu yönden kararın bozulması gerektiği yönündeki karşı oyu ile 19/11/2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY:
Her ne kadar çoğunluk tarafından sanık ... hakkında her iki mağdura yönelik yağma suçundan cezalandırılmasına dair verilen kararda, bir bütün halinde sanık ..."nun eyleminin tek bir suç oluşturacağından bahisle bozulmasına karar verilmiş ise de; müştekiler ... ve ..."nun tam tarihini hatırlayamadıkları ocak 2011 yılında kahvede otururken, sanıklar ... ve ..."in bulunduğu bir anda ..."nun belinden silah çıkartarak 3500.-TL"lik senedi imzalattırdığı, 3-4 gün sonrada, sanıklar ... ve sanık ..."nın ve ufak boylu buğday tenli bir şahıs ile birlikte kendilerini tehdit ettiklerinden bahisle şikayetçi olmuşlar ise de; olay tarihinde kahvede bulunan tanıklar ..., ..., ... ve ..."in olay günü kahvede oldukları ve müştekiler ve sanıkları kahvehanede gördüklerini, ancak herhangi bir zorla senet imzalanması olayına şahit olmadıklarını, keza senedi icraya koyan ..."nun da ifadesinde, ..."un kendisine ait 1470.-TL"lik kahvaheneye borç için, borçlusu ... ve kefili ... olan 3500.-TL"lik senedi kendisine emaneten verdikleri ve daha sonra ödeyeceklerini belirttiklerini, senet üzerindeki telefon numarasından müştekileri aradığında bu senedi zorla imzaladıklarına ilişkin bir beyanda bulunmayarak kendisinden süre isteyerek daha sonra ödeyeceğini belirttikleri, buna göre söz konusu senedin sanıklar tarafından zorla imzaladığına ilişkin somut delil temin edilemediği, keza suç tarihinin ocak 2011 olarak belirtilmesine rağmen, aradan iki ay geçtikten sonra 25.03.2011 tarihinde şikayetçi olmalarınında, hayatın olağan akışına uygun olmadığı, 21.01.2001 tarihinde müştekilerden ..."nun yeğeni ..."nun, sanıklar tarafından yaralanması ve adam öldürmeye teşebbüs suçu ile cezalandırılması ile ilgili tutuklanmalarından sonra, müştekilerin şikayette bulundukları, keza hazırlıkta müştekiler ... ve ..."ın sadece senede imza attıklarını ve bunun dışındaki yazı ve tarihler ile ilgili herhangi bir şey yapmadıklarını belirtmelerine rağmen, 22/04/2011 tarihli Cumhuriyet Savcısına beyan ettiği ifadesinde müşteki ..."ın “...” yazısı dışındaki bütün yazıların kendisi tarafından yazıldığını kabul ettiği, oysa müşteki ..."nun senet üzerindeki 3500.-TL rakamının sanık ... tarafından yazıldığını belirtmesine rağmen, müşteki Namık"ın bu rakamın kendisi tarafından yazıldığını kabul ettiği, buna göre de müştekilerin kendi beyanlarınında birbirleri ile açıkça çeliştiği bu beyanlarına itibar etmenin de mümkün olmadığı anlaşıldığından, sanıkların müsnet suçlardan beraatlerine karar verilmesi gerektiği kanaatinde olduğumdan çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.