MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı kooperatif vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin 02.07.2007 tarihinde davalı kooperatif ile tercihli üye alım sözleşmesi imzalayarak 4 adet daire için kooperatife üye olduğunu, sözleşmeye göre ödenmesi gereken 160.000 TL"nin 70.000 TL"sini peşin ödediğini, kalan tutar için ise sözleşmede yazılı bulunan senetleri imzalayarak kooperatife teslim ettiğini ve daha sonra da bu senetlerin bedellerini de ödediğini, ancak dairelerin teslim tarihi olan 30.12.2008 tarihinde dairelerin teslim edilmediğini ileri sürerek, teslimin mümkün olmaması halinde 4 adet dairenin rayiç bedelinden şimdilik 16.000 TL"sinin 31.12.2008 tarihinden itibaren işleyen ticari faiziyle birlikte davalılardan tahsiline,bu taleplerinin kabul edilmemesi durumunda ise, 4 adet daire için ödenen bedelin şimdilik 16.000 TL"sinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili, cevap dilekçesinde müvekkillerinden ... ve ..."ın kooperatif yöneticileri olduğunu, şahsi sorumluluklarının olmadığını, davacının davalılara gönderdiği ihtarnamede ifa için uygun süre verilmediğini, davacının dava konusu ettiği alacağa ilişkin icra takibi yaptığını, davanın haksız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve dosya kapsamına göre, davacının üyelikten istifa etmeyip üyeliğinin devam ettiğini beyan ettiği, kooperatif tüzel kişiliğinin sona ermediği, davacının üyeliğinin de devam etmesi karşısında kooperatife ödemiş olduğu aidatları Kooperatifler Kanunu hükümleri gereğince talep edemeyeceği gerekçesiyle, davalılar ... ve ... hakkındaki davanın dava ehliyeti bulunmadığından reddine, davalı kooperatif hakkındaki davanın da ispat edilemediğinden reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili ve davalı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konut tahsis edilmemesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
1- Davacının temyizi yönünden;
Yapı kooperatiflerinin asıl amacı, ortakların edimlerinin yerine getirmeleri karşılığında anasözleşmeye uygun, oturmaya elverişli konut teslim etmektir. Herhangi bir nedenle konut tahsisi imkansızlığı ortaya çıktığında ortağın uygun bir tazminat isteme hakkı bulunmaktadır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporu eksik incelemeye dayalı olup, denetime elverişli değildir.
Bu durumda; davalı kooperatife ait defter, kayıt ve belgeler, yönetim ve genel kurul kararları getirtilip, taraflar arasında yapılan 02.07.2007 tarihli sözleşme uyarınca davacının kendisine yükletilen edimlerini noksansız yerine getirip, getirmediği, edimlerini tam olarak yerine getirmesi halinde dahi, davalı kooperatifin davacıya karşı edimini yerine getirmesinin fiilen mümkün olup olmadığı üzerinde durularak, bilirkişiden, açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar vermek gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
2-Bozma nedenlerine göre, davalı kooperatifin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.