
Esas No: 2017/1032
Karar No: 2020/1837
Karar Tarihi: 17.02.2020
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/1032 Esas 2020/1837 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09/12/2013 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci tayini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 27/01/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, terekeye temsilci atanması istemine ilişkindir.
Davacı vekili, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/269 Esas sayılı dosyasında görülen ön alım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasında muris ..."ın terekesine mümessil tayini yönünde arar karar tesis edildiğini, adı geçen murisin son ikametgahının ... olduğunu, muris ..."ın mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davada taraf olduğunu, Av...."ın tereke mümessilliği konusunda tecrübeli olduğunu belirterek terekeye temsilci atanmasını talep etmiştir.
Davalılardan ... ve ... vekili 1. celse, müvekkillerinin Av...."ı terekeye temsilci olarak kabul etmediklerini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan ... ve ... vekili temyiz etmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre bir kısım davalılar vekilinin aşağıdaki (2) numaralı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2) Bir kısım davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davalı mirasçılar ... ve ... davada kendilerini vekil ile temsil ettirmiştir. Adı geçen davalıların vekilinin adının karar başlığında yazılmamış olması mahallinde düzeltilebilecek maddi hataya ilişkin olduğu görülmüştür. Ancak hükmün 4. bendinde, davada vekil ile temsil edilmeyen bir davalı bulunduğu halde vekalet ücretinin davalı tarafa verilmesi şeklinde karar verilerek hükmün infazında karışıklığa sebebiyet verilmesi doğru görülmemiş ise de, belirtilen husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; bir kısım davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun (4.) bendinde yer alan "Tarafa" kelimesinin çıkarılarak “Davalı” kelimesinden sonra gelmek üzere "... ve ..."a" kelimelerinin eklenmesine, hükmün değiştirilmiş ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine 17.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.