23. Ceza Dairesi 2015/8894 E. , 2016/7170 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52, 51 maddeleri gereği 1 yıl hapis ve 100 TL adli para cezası (zarar giderme koşulu ile erteleme)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın sahibinden kiralık ev olarak verdiği gazete ilanını gören katılanın, ilandaki numarayı arayarak sanıkla irtibat kurduğu ve buluştuğu, ardından sanığın katılana evi gösterdiği, yapılan pazarlık neticesinde katılan tarafından evin kiralandığı, sonrasında katılanın eve geldiği ve sanık tarafından verilen anahtarla evin kapısını açamadığı, ilandaki numaraya ulaşamadığı, evin camında asılı emlakçı ilanını gördüğü ve burayı aradığında sanığın kendilerinin yanında çalışırken işten ayrıldığının kendisine belirtildiği, katılanın böylece dolandırıldığı iddia ve kabul edilen olayda, eylemin temas ettiği TCK’nın 158/1-g maddesinde düzenlenen basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/06/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY:
5237 sayılı TCK.nın 157/1. maddesinde dolandırıcılık suçu: “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararını olarak, kendisine veya başkasını yarar sağlamak...” şeklinde tanımlanmıştır.
Aynı kanunun 158/1-g maddesinde ise, basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle suçun işlenmiş olması nitelikli hal sayılmıştır.
Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için, basın ve yayın araçlarının dolandırıcılık suçunun işlenmesinde özel bir kolaylık sağlaması gerekir. Başka bir anlatımla suçun unsuru olan mağduru aldatmaya elverişli hileli davranışların ilanda yer alması ve hile teşkil eden hususların mağdurun aldatılmasında etkili olması gerekir. İlanı gören ve okuyan suç mağdurunun ilana güvenerek sanık veya başkasına yarar sağlamalıdır. Gazeteye mücerret satılık veya kiralık ilanı verip ilana konu edilen mal veya eşyada var olmayan özelliklerden bahsedilmemiş ise, ilanın sadece sanıkla mağdurun buluşmalarını sağlayacağı, sanığın buluşmadan sonra telefonda veya yüz yüze mağdurla yaptığı görüşmelerde hileli davranışlarını sergilemesi halinde bu nitelikli halin uygulanmayacağı hususunda yüksek Yargıtay 11. ve 15. Ceza dairelerinin içtihatları bu yönde olup, yerleşmiş uygulama da bu şekildedir.
Sanığın fotokopisi dosyada bulunan star gazetesine “ sahibinden ..."de 340"a “ şeklinde ilan verip bu ilanın altına telefon numarasını yazmak suretiyle kiralık daire ilanı verdiği, bu ilanı gören katılanın ilandaki telefondan sanığı aradıktan sonra sanıkla buluşup kira konusu taşınmazı gezip kiralama konusunda anlaştıkları, sanığın katılandan 400 lira depozite alıp katılana verdiği anahtarların evin kapısını açmadığı, sanığın ortadan kaybolup katılanın telefonlarına cevap vermediği şeklinde gerçekleşen somut olayda;
Görüldüğü üzere, gazeteye verilen ilanda kiralama konusu taşınmazla ilgili olarak katılanı aldatmaya yönelik hileli bir davranışın yer almadığı, ilanın katılanla sanığı buluşturmaya yaradığı, sanık tarafından dolandırıcılık suçunun unsuru sayılan tüm hileli davranışların ilanı arayan katılanın sanıkla buluşmasından sonra sergilenmiş olması karşısında, ilanın katılanın aldatılmasında etkisinin bulunmadığı anlaşılmakla; sanık hakkındaki basit dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün onanması gerekirken yargılamayı uzatacak şekilde görev yönünden hükmün bozulmasına karar verilmesine dair çoğunluk görüşüne karşıyım.