7. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5350 Karar No: 2015/14442
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2015/5350 Esas 2015/14442 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2015/5350 E. , 2015/14442 K. "İçtihat Metni"
5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu"na muhalefet suçundan sanık..."in, 5607 sayılı Kanun"un 3/5, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 62. maddeleri gereğince 5 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi uyarınca, kamu zararı olan 394,00 Türk lirasını ödemesi koşuluyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2011 tarihli ve 2010/1127 esas, 2011/917 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, 394,00 Türk lirası olan kamu zararını ödemesi için ek kararın tebliğinden itibaren 3 ay süre verilmesine ve ek kararın tebliğinden sonraki 3 ay içinde meydana gelecek kamu zararının da ödenmesine ilişkin aynı mahkemenin 18/07/2012 tarihli ve 2010/1127 esas, 2011/917 sayılı ek kararı aleyhine... Bakanlığından verilen 12/02/2015 gün ve 10935 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24/02/2015 gün ve KYB. 2015/61965 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu. Mezkür ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Kanun"un 231/6 maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerektiği, aynı Kanun’un 231/9.maddesi uyarınca sanığın, mağdurun veya kamunun uğradığı zararı derhal gideremediği takdirde; sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler hâlinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebileceği, sanığın zararı derhal karşılama zorunluluğunun bulunmadığı, zararın kararın kesinleşmesinden sonra denetim süresi içerisinde de giderilebileceği, ayrıca işlenen suç sebebiyle meydana gelen zararın giderilmesi gerektiği, sonradan oluşacak zarar ile ilgili olarak sanığın bir sorumluluğu bulunmadığı gözetilmeden, infazda tereddüte neden olacak biçimde yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 18.07.2012 gün ve 2010/1127 Esas, 2011/917 ek karar sayılı kararının, CMK"nun 309/4.maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yapılmasına, 30.04.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.