9. Hukuk Dairesi 2010/8199 E. , 2010/6274 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA :Davacı, 2821 sayılı yasanın 29 ve 5620 sayılı Yasanın 1 ve 2
maddeleri uyarınca iş yerinde sürekli işçi kadrosuna geçilmesi gerektiğinin tespitine karar
verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dava, 2821 sayılı Sendikalar Kanunun 29 maddesi gereğince profesyonel sendika yöneticisi iken amatörlüğe geçirilme nedeniyle eski işine alınması ve 5620 S.K.’nun 1. ve 2.maddeleri uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Davacı, Türkiye Orman İşçileri Sendikasının Antalya Şubesinde profesyonel yönetici olarak görev yapmakta iken 1.10.2007 tarihinde amatör yöneticiliğe geçirildiğini, Sendikalar Kanunun 29.maddesi gereğince eski işine iadesine ve 5620 sayılı yasa gereğince kadrolu işçi statüsüne geçirilmesini talep ettiğini, ancak davalı işveren tarafından işe başlatılmadığını belirterek anılan yasa hükümleri uyarınca eski işine başlatılması ve sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının Muğla Orman İşletmesinde mevsimlik işçi olarak çalıştığını, daimi kadroya geçirilmesine ilişkin talebinin çözüm yerinin idari yargı olduğunu savunarak yetki ve görev itirazlarında bulunmuştur. Ayrıca davacının sendikal görevinden 2821 sayılı yasanın 29. maddesinde sınırlı olarak sayılan nedenlerden biriyle ayrılmadığını, anılan madde ile ilgili koşulların taşımadığını, diğer taraftan 5620 sayılı yasaya göre 2006 yılında 6 aydan fazla fiilen işyerinde çalışmasının bulunması gerektiği, davacının böyle bir çalışmasının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davacının 5620 Sayılı Yasanın 1. ve 2.maddeleri uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi talebine ilişkin davalı işleminin idari bir işlem olduğu, idari işlemin yasalara uygunluk denetiminin idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Davacının temyizi üzerine karar, Dairemizin 12.5.2009 tarih ve 2009/ 16557- 2009 /13227 sayılı ilamı ile davacının bu davada, iki ayrı talebinin bulunduğu, bunlardan birincisinin sendikadaki profesyonel yöneticilik görevinin sona ermesi nedeniyle
eski işine başlatılması, diğeri ise 5620 Sayılı Yasanın 1. ve 2.maddeleri uyarınca mevsimlik işçi statüsünden kadrolu statüye alınması isteğine ilişkin olduğu, davacının ilk talebi 2821 sayılı yasanın 29. maddesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık olduğundan aynı yasanın 63/son fıkrası yollamasıyla 5521 sayılı yasanın 1.maddesine göre iş mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği, buna karşılık geçici işçi statüsünden daimi kadroya geçirilmesi isteğine ilişkin talep konusunda 5620 sayılı yasanın uyarınca verilen görevsizlik kararının doğru bulunduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak Sendikalar Kanunu’nun 29.maddesi uyarınca profesyonel sendika yöneticiliği görevinin sona eren ve işveren tarafından eski işine başlatılmayan davacının eski işine dönmesine karar verilmiştir.
Davalı, kararı usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle temyiz etmiştir.
2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 29. maddesinde “Sendika ve Konfederasyonların Yönetim Kurullarında veya başkanlığında görev aldığı için kendi isteği ile çalıştığı işyerlerinden ayrılan işçiler, bu görevlerinin seçime girmemek, yeniden seçilmemek; kendi istekleriyle çekilmek suretiyle son halinde, ayrıldıkları işyerinden işe yeniden alınmalarını istedikleri takdirde işveren talep tarihinden itibaren en geç bir ay içinde bu işçilerin o andaki şartlarla eski işlerine veya eski işlerine uygun bir diğer işe, diğer isteklilere nazaran öncelik vererek almak zorundadır. Bu takdirde işçinin eski kıdem hakları ve öğreti saklıdır" şeklinde düzenleme getirmiştir. Anılan madde ile işçi sendikaları ve konfederasyonu yöneticiliğini teminat altına alınması amaçlanmıştır. Yasa koyucu tarafından işçilerin sendika yöneticiliğine serbestçe seçilmelerinde ve seçilmeyi istemelerinde kamu yararı vardır. Bu nedenle kamu düzenini korunmak içinde cezai ve hukuki olmak üzere koruyucu önlemler getirilmiştir. Bunların başında 2821 sayılı Yasa 29. maddeye aykırı hareket eden işveren için aynı yasanın 59. maddesinin 2. bendinde ağır para cezası öngörülmüştür. İşveren, bu cezai yaptırıma kendi menfaat dengesi açısından razı olup işçiyi işe almadığı durumda da söz konusu cezai yaptırım ile birlikte hukuki yaptırım devreye girmektedir. Diğer bir deyişle işverenin işçiyi işe almaması halinde cezai yaptırım ile birlikte işçinin feshin hukuki sonuçlarıyla ilgili kanuni haklarının ve varsa iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan tazminatı talep etme hakkı bulunmaktadır.
Gerçekten de 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 29. maddesinde işverenin, talep tarihinden itibaren en geç 1 ay içinde işçiyi o andaki şartlarla eski işine veya eski işine uygun bir diğer işe diğer isteklilere nazaran öncelik vererek almak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Ancak buradaki zorunluluk hali, sadece cezai ve hukuki yaptırımla sınırlıdır. Bunlar dışında Yasa’da ifaya yönelik her hangi bir hüküm ve düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle sendikal görevi sona eren ve süresinde işe başlatılması için işverene başvuran işçinin işveren tarafında işe alınmamış olması mahkemece işe başlatılması şeklinde ifaya yönelik hüküm kurulmasını gerektirmez. Mahkemece verilen işçinin Sendikalar Kanununun 29 maddesi uyarınca eski işine başlatılması kararı yasaya aykırıdır.
Davanın reddi gerekir iken yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.