Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/45752
Karar No: 2017/31318
Karar Tarihi: 28.12.2017

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/45752 Esas 2017/31318 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/45752 E.  ,  2017/31318 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT
    MAHKEMESİ : ... 1. İş Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, müvekkilinin aleyhinde davalı tarafından ... 3. İcra Müdürlüğü 2011/2834 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibinin haksız ve yersiz olduğunu, müvekkilinin davalının yanında 2000 yılında sigortalı olarak çalışmaya başladığını, müvekkilinin jeofizik mühendisi olduğunu, işe başlarken davalı işvereni tarafından bir takım makine ve cihazların müvekkile kullanması için teslim edildiğini, teslim edilen makinelerin bir kısmının sıfır olduğunu, davalı tarafından kullanılan makinelere bir zarar gelmesi, çalınması veya işçi işveren ilişkisinden kaynaklanan ilerde bir dava açması ihtimaline binaen teminat olarak vade tarihi kısmı boş olan 50.000.00._ TL bedelli bono alındığını, müvekkilinin daha sonra davalı tarafından işten çıkarıldığını, müvekkili işten ayrıldıktan sonra durumu kötüleşen davalının gerçekte bedeli bulunmayan ve teminat olarak alınan bononun tanzim tarihinden 9 yıl sonrasına vade tarihi atılmak suretiyle icra takibine konulduğunu, müvekkilinin davalı ile arasında hizmet akdinden kaynaklanan işçi işveren ilişkisi dışında mal alışverişinin söz konusu olmadığını, davaya konu bononun metninde bononun mal ya da para karşılığı verildiği dahi belli olmadığını kaldı ki işverenin kendi yanında çalışan bir işçiye 9 yıl vadeli bono düzenlemesinin hayatın olağan akışına ters olduğunu, müvekkili ile aynı dönemde çalışan diğer personellerden de aynı şekilde boş bono alındığını, gerçekte hiçbir borç söz konusu olmadığını, bononun teminat olarak alındığını, bu nedenlerle ... 3. İcra Müdürlüğünün 2011/2834 esas sayılı takibinin iptaline haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, avacının açmış olduğu davanın usul ve esas açısından yasal dayanaktan yoksun olduğunu, yetkili Mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davacıdan alacağından dolayı ... 3. İcrada takip yaptığını, davacı ile kendisi arasında işçi-işveren ilişkisi olmadığını o nedenle davanın öncelikle görev nedeni ile reddine, davanın hak düşürücü süre ve zamanaşımı geçtikten sonra açıldığını, ayrıca bu nedenle reddine, davacının jeofizik mühendisi olduğunu, kendisine “Ben diplomamı, sen de sermayesini koy iş yeri açalım” teklifinde bulunduğunu, kendisinin de ona “Ben bu işten anlamam. Benim mesleğim de değil, ancak bana dükkan açtırır makine aldırır vs. masraf yaptırırsan sonra da beni zarara sokarsan zararımı ödemek şartı ile dükkan açar makine alırım” dediğini, bunun üzerine 28.000 dolara makine aldığını, dükkan tuttuğunu, dayayıp, döşediğini, bu anlaşmalarına Lütfü Vuruşan ve ... isimli iki arkadaşlarının da şahit olduğunu, davacı ile çalışmaya başlayınca davacının ... adlı şahsa olan borcunun ortaya çıktığını, davacının kendisine “benim bu adama borcum var ödeyemedim, siz bunu ödeyin ki ben burada rahat iş yapayım sonra paranızı öderim, sana hem bugüne kadar yaptığın masraflar ve uğrayacağın zarar ile hem de bu para için senet vereyim” dediğini bu senedi verdiğini, kendisinin ... adlı şahsa davacının borcu olan 11.530.00 Doların ödemesini yaptığını, davacının makine aldıktan ve dükkan tuttuktan sonra işleri takip etmediğini, büyük zarara uğradığını, işyerini 01.05.2001 tarihinde kapatmak zorunda kaldığını, 28.000 dolara aldığı makineyi 11.000 dolara satmak zorunda kaldığını, davacının bugüne kadar kendisine borcu olmadığına dair dava açmadığını, bu nedenle açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu öncelikle görevsizlik nedeni ile reddini, daha sonra zamanaşımından dolayı reddini usul ve esas açısından yasal dayanaktan yoksun olduğundan esastan da reddini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk derece mahkemesince, 07/05/2014 tarihinde görevsizlik kararı verilerek, dava dosyasının Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, Asliye Hukuk Mahkemesince dava dosyasının 2014/1283 esas sırasına kaydı yapılarak yargılama yapıldığı, yargılama sonucunda 04/11/2014 tarihinde mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, kararın davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi"ne gönderildiği, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2015/5163 esas-2015/13949 karar sayılı ilamı ve " yanlar arasındaki uyuşmazlık işçi-iş veren illişkisinden kaynaklanmakta olup mahkemenin kabulü de bu yönde olduğundan hizmet ilişkisinden kaynaklanan davalarında iş mahkemesinde görülmesi gerektiği" gerekçeleri ile bozularak mahkemesine gelmiş, mahkemece Yargıtay ilamı doğrultusunda görevsizlik kararı verilmekle ilk dereceme hkemesine kaydı yapılmış, işin esasına girilmiş ve toplanan kanıtlarla aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf başvurusu :
    İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
    Bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Temyiz başvurusu :
    Kararı, davalı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3/2. maddesi gereğince, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez.
    Anayasa"nın 40. maddesinin ikinci fıkrası ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinin "ç." bendi uyarınca, hükümde, kanun yolları ve süresinin gösterilmesi bir zorunluluktur. Yargı kararlarına karşı başvurulacak kanun yolu ile süresinin hükümde açıkça ve doğru olarak gösterilmemiş olması bu hakkın etkin bir şekilde kullanılmasını doğrudan engelleyecek ve hak arama hürriyetinin ihlal edilmesine sebep olacaktır.
    Her ne kadar kanun yolu ve süresi, ilgili kanun maddelerinde açıkça belirtilmiş ise de, yargı organlarının yanlış yönlendirmesi sonucunda ilgililerin hak kaybına uğramayacağının kabul edilmesi gereklidir. Kararda herhangi bir kanun yolu merci ve süresi belirtilmeyen hallerde ise süresiz başvuru hakkının bulunduğu kabul edilmelidir.
    Somut dosyada, ilk derece mahkemesince verilen ilk kararının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 19.Hukuk Dairesince görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasından sonra ilk derece mahkemesince verilen yeni karara karşı 6100 Sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi gereğince temyiz kanun yoluna başvurulması gerekir.
    İlk derece mahkemesi kararında kanun yolunun istinaf ve başvurulacak merciin bölge adliye mahkemesi olarak gösterilmesi, Anayasa"nın 40. maddesinin ikinci fıkrası ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinin "ç." bendine açıkça aykırı olduğundan ilk derece mahkemesi kararının bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    İlk derece mahkemesince bozmadan sonra verilen karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulması gerekirken, bölge adliye mahkemesi tarafından yetkisi olmadığı halde işin esasına girilerek başvurunun esastan reddine dair verilen karar da 6100 Sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesine açıkça aykırı olduğundan, bölge adliye mahkemesi kararının da bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan, yukarıda esas ve karar numaraları yazılı olan ilk derece mahkemesi kararı ile bölge adliye mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, bozma sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi