MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tescil - alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-

Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi iken kooperatif yönetim kurulunun aldığı kararla üyelikten ihraç edildiğini, bu ihraç kararı aleyhine dava açtığını, davanın kabul edilerek ihraç kararının iptal edildiğini ancak kendisine daire tahsis edilmediğini ileri sürerek, kur"ada davacıya isabet eden dairenin davacı adına tapuya tescilini, olmadığı takdirde rayiç bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kooperatif yönetiminin yeni seçildiğini, kooperatif evraklarında davacının ortak dahi görülmediğini, davacının öncelikle ihraç kararının iptaline ilişkin kararı ibraz ederek üyeliğini kaydettirmesi, usulsüzlük var ise yeni malike karşı dava açması, ayrıca aidat borçlarını ödediğine dair makbuzlarını sunması gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı kooperatifin üyesi iken ihraç edildiği, ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 1999/610 esas 2000/131 karar sayılı hükmü ile ihraç kararının iptal edildiği, böylece davacının kooperatif üyesi olduğunun hükmen tespit edildiği, davacının ödediği aidat miktarının dava tarihiyle güncellenmiş değerinin 56.471,26 TL olduğu, buna karşılık davacıya kooperatifin bağımsız bölüm tahsis etmesi gerekirken bu bölümü bir başka kooperatif üyesine tahsis ettiği, tahsis edilen dairenin dava tarihiyle güncel değerinin 94.430,00 TL olduğu, kur"ada davacıya isabet eden dairenin tapu kaydının üçüncü bir kişi adına olduğu, bu nedenle mevcut tapu kaydının iptal edilemeyeceği, ancak davacının kooperatife ödeme yapmış olması nedeniyle yaptığı bu ödeme oranına göre tahsis edilmesi gereken dairenin güncel değerini talep edebileceği, normal daire tahsisi yapılan üyelerin ödemelerinin güncel değerinin 112.259,48 TL olduğu, bu oranlamaya göre davacının davalıdan 47.502,28 TL talep edebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, alacağa reeskont faiz oranının uygulanmasına karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.