MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan 31.07.2003 tarihli Akaryakıt İstasyonu Bayilik Sözleşmesi" nin 2. maddesinde düzenlenen yıllık akaryakıt ve madeni yağ alımına ilişkin asgari alım taahhüdünü ihlal ettiğini, bu durumda sözleşmenin 7. maddesince fesih hakkı kullanılsın veya kullanılmasın doğan cezai şart alacağı için düzenlenen fatura bedelinin davalı tarafça ödenmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 10.000 TL tutarındaki cezai şart alacağının reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Rekabet Kurumu" nun ilgili tebliği karşısında taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinin geçersiz hale geldiğini, bu konuda sözleşmenin iptali için ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açıldığını, geçersiz bir sözleşmeye dayanılarak cezai şart talep edilemeyeceğini, sözleşme akdedildikten sonra demirbaşların bu bağlamda pompalar geç teslim edildiği halde davacının müvekkilinin asgari alım taahhüdünü ihlal ettiği gerekçesiyle cezai şart talebinin haksız olduğunu, davacının önce kendi üzerine düşen edimlerini yerine getirmesi gerektiğini, yine akaryakıt istasyonunda kaza meydana geldiğini ve kanopilerin yandığını, bu süre zarfında istasyonun kapalı kaldığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin bir kusuru bulunmadığı halde davacının müvekkilinin mal almadığının bahisle cezai şart talebinde bulunmasının da haksız olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; sözleşmeye konu 12.01.2007 – 18.09.2010 tarihleri arasında geçen 4 yıllık dönemde ifanın ihtirazı kayıt olmaksızın kabul edilmesinin borçludan cezai şartın artık talep edilmeyeceğine dair intiba oluşmasına sebebiyet vereceğinin açık olduğu, bu durumda sonradan cezai şart talep edilmesinin çelişkili davranma yasağına aykırılık teşkil edeceği, bunun MK" nun 2. maddesindeki dürüstlük kurallarına aykırı olduğu, davacının cezai şart talep etme hakkını kaybettiği kanaatiyle davacının davasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 16.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.