23. Hukuk Dairesi 2018/910 E. , 2020/2997 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... gelmiş, tebligata rağmen davalı taraftan gelen olmadığı ve vekilin mazeret dilekçesi gönderdiği ancak mazeretin gerekçesi belirtilmediğinden ve davacı vekilinin mazeret talebini kabul etmediğinden onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, kendisinin davalı kooperatifin üyesi iken Kanun ve anasözleşme hükümlerine aykırı olarak yönetim kurulu kararı ile üyelikten ihraç edildiğini, bu kararın iptali için açılan davanın kabul edilip, hükmün ilgili Yargıtay Dairesince onandığını, ancak kooperatif yönetiminin dava süresince ve devamında kendisine genel kurullara çağrılmadığını, üyelik haklarını kullandırmadığını, davalı kooperatifin diğer üyelerden makbuz karşılığı ödeme tahsil ederken, kendisinden 12 adet senet aldığını, ödenmeyen bazı senetlerin halen davalının elinde olduğunu, 2005 yılında yapılan genel kurulda biten konutların teslimi hususunda karar alındığını, ancak kendisine kooperatifçe konut teslimi yapılmadığını, davalı tarafından tüm ortakların hakkı verilmeden yeni ortak kaydı yapılmasının kendisini mağdur ettiğini ileri sürerek, halen davalı kooperatifin elinde bulunan toplam tutarı 3.744,00 TL bedelli 9 adet senedin kendisine iadesine, davalı kooperatife ödediği 11.388,00 TL"nin davalıdan tahsiline, konut teslim edilmemesi nedeniyle konutun rayiç değerinin reeskont faiziyle ödenmesine ve fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının ödediği miktar hususunda bir uyuşmazlık olmadığını, bu bedeli kabul ettiklerini, davacının dava tarihinde üyelikten ayrılma iradesini ortaya koyduğunu ifade etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 11.07.2013 tarih ve 2931 E. ve 4859 K.sayılı ilamıyla kendisine konut tahsis edilemeyen kooperatif ortağının isteyebileceği tazminatın hesaplanma şekli formulüne göre davacının ödemelerinin ve normal ortağın ödemelerinin açıklanan ilkelere göre hesaplanıp, ortaklık hissesi ile yatırdığı bedelin güncelleştirilmiş değeri dikkate alınıp, müktesep haklarda korunarak hangi bedel davacı lehine ise o miktara karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda iddia, savunma, dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre davacı ödeme tutarlarının ödeme tarihindeki TEFE dava tarihindeki TEFE oranları ödemelerin güncel değerinin hesaplanmasında bozma ilamında belirtildiği şekilde yapılan incelemede toplam 11.388,00 TL ödemenin güncelleşmiş değerinin 31.621,51 TL olduğu bu miktarın bulunmasında toptan eşya fiyat endeksi artış ortalama rakamları esas alınarak hesaplanan normal ödemelerin gerçekleşmesi halinde gereken bir ortağın ödeme yapması halindeki güncel değerlenenin 125.564,79 TL olarak hesaplandığı bu miktarın davacı lehine olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 31.621,50 TL alacağın tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcın temyiz edenden alınmasına, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.