Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/430 Esas 2016/4101 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/430
Karar No: 2016/4101
Karar Tarihi: 15.03.2016

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/430 Esas 2016/4101 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2016/430 E.  ,  2016/4101 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/2-b, 51/1-3, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanun"un 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, sanığın tam kusurlu olduğunun mahkemece de kabul edildiği somut olayda, sanığın taksirinin yoğunluğu ve mağdurun nitelikli şekilde yaralandığı gözetilerek, alt sınır aşılıp hak ve nasafete uygun bir ceza hükmedilmesi yerine, asgari hadden ceza tayin edilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi sayılmamıştır.
TCK"nın 89/1. maddesi gereğince, 3 ay ile 1 yıl arasında hapis veya 90 gün ile 365 gün arasında adli para cezası tayin ve takdir etmek durumunda olan yerel mahkemece, alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edildiği ifade edildikten sonra, temel ceza 3 ay hapis cezası olarak asgari hadden belirlenmiş ise de, sanığa hükmedilen 3 ay hapis cezasının TCK"nın 89/2-b maddesi gereğince ½ oranında artırılması sonucu 4 ay 15 gün hapis cezası tayin edilmiş olup, sonraki uygulamanın doğru olması karşısında, hüküm fıkrasındaki, “teşdiden” ibaresinin sehven yazıldığı açıkça anlaşıldığından, bu hususun, “asgari hadden” şeklinde mahallinde düzeltilebileceği kabul edilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin atılı suçtan dolayı sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, eleştirilen hususlar dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 15.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.