10. Hukuk Dairesi 2020/6413 E. , 2021/4936 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2017/2829-2018/21
İlk Derece
Mahkemesi : Aydın 1. İş Mahkemesi
No : 2004/609-2017/152
Dava, davacının yaşlılık aylığının iptaline ilişkin Kurum işleminin iptali, 17/07/2004 tarihi itibariyle yeniden yaşlılık aylığı bağlanması, dava sonuna kadar birikmiş aylıkların yasal faizi ile birlikte ödenmesi, iptal edilen Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin geçerli olduğunun tespiti, bunun mümkün olmaması durumunda ise isteğe bağlı sigortalılık süresi olarak değerlendirilmesi gerektiğinin tespiti şeklindeki terditli istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
I) DAVACININ İSTEMİ : Dava, davacının yaşlılık aylığının kesilmesine ilişkin 30/11/2014 tarihli Kurum işleminin iptali ile aylıkların kesildiği 01/08/2004 tarihinden itibaren ödenmesine devam edilmesi gerektiğinin tespiti, yersiz aylık ödemesi nedeniyle 11.797.605.315 TL (11.797,61 TL) borçlu olmadığının tespiti, iptal edilen Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin geçerli olduğunun tespiti , bunun mümkün olmaması durumunda ise isteğe bağlı sigortalılık süresi olarak değerlendirilmesi gerektiğinin tespiti” şeklindeki terditli istemlerine ilişkindir.
II) DAVALILARIN CEVABI : Davalı SGK vekili tarafından davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
III) MAHKEME KARARI
1) İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk Derece Mahkemesince, “davacının oda kaydının geçersizlikten öte sahte kayıt niteliğinde bulunduğu ve bu sürelere ve iptal edilen 1479 Sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresine geçerlilik tanınmasının mümkün olmadığı, 01/10/1999 tarihi itibariyle 506 Sayılı Yasanın 60/A-b maddesinin zorunlu kıldığı 3600 gün prim ödeme koşuluna sahip olmayan davacının aylığının kesilmesinde ve buna dayalı olarak aylığın kesildiği tarihe dek yapılmış olan yersiz ödemelerin sahte oda kaydına dayalı sigortalılık edinen ve bu haliyle iyi niyetle zenginleşen kişi olarak kabulü mümkün olmayan davacıdan da geri istenmesinde de hukuka aykırı bir yön bulunmadığından”, “davanın reddine,” karar verilmiştir.
B) BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNİN KARARI : Bölge Adliye Mahkemesince “ istinaf kanun yoluna başvuran davacının dilekçesinde yer verdiği itirazların yerinde olmadığı, kamu düzenine ilişkin konularda kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından”, “başvurunun esastan reddine” karar verilmiştir.
IV) TEMYİZ TALEBİ : Davacı vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile davacı hakkındaki sahtecilik suçlamasından verilen mahkumiyet kararının ilgili Yargıtay Dairesince bozulduğu, bozma kararından sonra yeniden yapılan yargılama sonunda Aydın l.Ağır Ceza Mahkemesinin sahtecilik suçlamasından 765 sayılı TCK.nın 339/1 102/3,104/2 maddeleri gereğice “kamu davasının düşürülmesine” karar verildiği, verilen kararın kesinleştiği, dolayısıyla davacı hakkında verilmiş herhangi bir mahkumiyet kararının mevcut olmadığı, yargılama devam ederken yürürlüğe giren 6552 sayılı Yasanın 58.md. ile 5510 sayılı yasaya eklenen Geçici 54 maddesi hükmünün kendisi için de uygulanması gerektiği, SGK İl Müdürlüğünden gelen yazı cevabına göre davacının 22.02.1985 tarihinden sonraki sürelere ait herhangi bir prim borcunun olmadığının bildirildiği, bu durumda kısmi af niteliğinde düzenlenen 5510 sayılı Yasaya eklenen Geçici 54.maddesinin emredici hükmüne nazaran davacının sigortalılık süresinin geçersiz sayılıp yaşlılık aylığının iptaline ilişkin Kurum işleminin haksız ve yersiz olduğu özet olarak belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince kurulan hükmün bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
V) DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 58. Maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 54. maddede “Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununa göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kuruma kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22/3/1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır.
4 üncü ve 7 nci maddeler ile 2926 sayılı Kanunun 2 nci, 5 inci ve 9 uncu maddelerine göre kayıt ve tescili yapılanların, sigortalılık tescil ve sürelerine esas tarımsal faaliyetleri ile ilgili kurum ve kuruluş üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine sigortalılıkları geçersiz sayılarak iptal edilenlerin, tescillerinin yapıldığı tarihten 31/12/2010 tarihine kadar geçen sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. Ancak, tevkifat kesintisine binaen geriye dönük yapılan tescillerden, tevkifatın yapıldığı tarihte ziraat odası kaydı bulunmayan, daha sonra geriye dönük tesis edilen kayıtlar geçerli kabul edilmez.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra birinci ve ikinci fıkralar uyarınca hizmet iptali yapılmaz.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından belirlenir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan maddede belirtildiği üzere, sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalıların sigortalılıklarının geçerli olabilmesi için, birinci şart esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden yapılan kayıtların mevzuata uygun olarak yapılmaması gerekmekte olup ihtilaf konusu dönemlerde kaydı bulunmayıp geçmişe yönelik sahtecilik yolu ile oda yada sicil kaydı yapılan sigortalılar yönünden anılan düzenlemenin uygulanması mümkün değildir.
Eldeki dava dosyasında, ihtilaf konusu dönemde oda kayıtlarındaki sahteciliğin belirgin olduğu ve anılan yasal düzenlemeler çerçevesinde davacı yönünden zorunlu sigortalılık şartlarının bulunmadığı sabit olduğundan Kurumun zorunlu Esnaf Bağ-Kur sigortalılık hizmet sürelerinin iptali işlemi yerinde olup Mahkemece bu doğrultuda yapılan değerlendirme de isabetlidir. Bununla birlikte, davacının Esnaf Bağ-Kur sigortalısı bulunduğu sürelerde yapmış olduğu geçerli tüm prim borcu ödemelerinin davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılık dosyasına aktarılması neticesi primi ödenmiş Tarım Bağ-Kur sigortalılık süreleri de dikkate alındığında davacının tahsis talep tarihi itibariyle yaşlılık aylığı şartlarını koruyup korumadığı dosya kapsamından anlaşılmamaktadır.
Mahkemece yapılacak iş, davacıya ait Tarım Bağ-Kur sigortalılık dosyasının getirtilmesi suretiyle, davacının hangi tarihler arasında zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunu tespit etmek, davacının iptal edilen Esnaf Bağ-Kur sigortalılık hizmet sürelerinde yapmış olduğu geçerli sigortalılık prim borcu ödemelerinin davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılık dosyasına aktarılması neticesi, aktarılan prim ödemelerinin Tarım Bağ-kur sigortalılığının başlangıç tarihinden itibaren hangi tarihe kadar olan sigortalılık süresini karşıladığını Kurumdan sormak, davacının askerlik nedeniyle yapmış olduğu borçlanma esas alındığında sigortalılık başlangıç tarihi 21.01.1984 tarihi olarak belirlendiğinden oluşacak yeni duruma göre davacının tahsis talep tarihi olan 27.09.1999 tarihinde yaşlılık aylığı koşullarını taşıyıp taşımadığını tespit ederek sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 08/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.