16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/11818 Karar No: 2021/1008 Karar Tarihi: 11.02.2021
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/11818 Esas 2021/1008 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/11818 E. , 2021/1008 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 24.05.2018 tarih ve 2018/2 -2018/284 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosya kapsamı ve sanığın "ByLock programını kullandığına" ilişkin ikrarı nazara alındığında, sanığın ByLock programını kullandığına dair detaylı tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilmeden mahkemece hüküm kurulmuşsa da, diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olması nedeniyle sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, ancak; Savunmasında etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini söyleyip ByLock kullandığını beyan eden ve bu beyanı ikrar olarak kabul edilerek hükme esas alınan sanığın, örgütte kaldığı süre ve konumu nazara alındığında, örgüt faaliyetleri ve bir kısım örgüt üyesi şüpheliler hakkında bilgiler verdiği, verilen bilgilerin aşaması da dikkate alındığında, hakkında 5237 sayılı TCK"nın 221/4-2. cümlesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması ve cezasından makul oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması, Kabul ve uygulamaya göre de; İlk derece mahkemesince TCK"nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddelerinin uygulanması suretiyle bulunan 7 yıl 18 ay hapis cezasından TCK"nın 62.maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapıldığında netice cezanın, 6 yıl 13 ay hapis cezası yerine 7 yıl 1 ay hapis cezası olarak belirlenerek fazla cezaya hükmedilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA,28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.