23. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/3651 Karar No: 2012/302 Karar Tarihi: 23.01.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3651 Esas 2012/302 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2011/3651 E. , 2012/302 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkilinin, usulsüz ihtar ve tebligatlarla kooperatiften ihraç edildiğini ileri sürerek, ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı kooperatifin ortağı olan davacının ihtarlara rağmen aidat borcunu ödemediği, ikinci ihtarın 15.05.2009 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarda 30 günlük süre verilmesinin usulsüz olmasına rağmen ihtarnamenin tebliğ edildiği ayın 31 gün çekmesi nedeniyle usulsüzlüğün sonuca etkili olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununun 27. maddesinde, aidatlarını geciktiren üyelere iki ihtarın gönderilmesi, ilk ihtarda 10 gün ve ikinci ihtarda 1 ay içinde yükümlülüklerin yerine getirilmesinin ihtar edilmesi öngörülmüştür. Buna göre, ikinci ihtarda 30 günlük süre verilmesi kural olarak doğru değildir. Ancak, ikinci ihtarın tebliğ edildiği ay, eğer 30 gün çekiyor ise bu ihtar ortağın aleyhine hüküm doğurmadığından geçerli olacaktır. Somut olayda, 31 gün çeken Mayıs ayında tebliğ edilen ikinci ihtarnamede, anılan madde hükmüne göre tanınması gereken süre 1 ay olması gerekirken, davacının aleyhine sonuç doğuracak şekilde 30 günlük süre verilmesi nedeniyle bu ihtar geçersizdir. Bu durumda, mahkemece, ikinci ihtarın geçersiz olmasına göre, ihraç kararının iptaline karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.