Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6980
Karar No: 2016/10146
Karar Tarihi: 03.10.2016

Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/6980 Esas 2016/10146 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir sanığın hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkum olduğu bir davayı inceledi. Mala zarar verme suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde, tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinin uygulanmaması kararlaştırıldı. Ancak hırsızlık suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde, sanığın eyleminin gece vakti işlendiği hususunda şüphe bulunmasına rağmen 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesinin uygulanması kararlaştırıldı. Bu karar nedeniyle, mahkeme kararı bozuldu ve sanıkın tekrar yargılanmasına karar verildi. Sanığın hükümlü olarak bulunduğu cezaevinde olduğu ve savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK'nin 196. maddesine aykırı davranıldığı belirtildi. Ayrıca, sanıkın bir avukat atanması talebinin olumlu ya da olumsuz şekilde yanıtlanmamasının yanı sıra, diğer yönleri incelenmeyen hükümler de bozuldu. Kanun maddeleri olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58, 142/1-b ve 143. maddeleri ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 196 ve 303. maddeleri bulunmaktadır.
17. Ceza Dairesi         2016/6980 E.  ,  2016/10146 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde;
    Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması, karşı temyiz olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ..."in temyiz nedeni yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle eleştiri dışında diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
    2-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde;
    Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması, karşı temyiz olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Müştekinin beyanınına göre eylemin 19.00 ila 07.00 saatleri arasında işlendiği, sanığın beyanında eylemi 03.00 ila 06.00 saatleri arasında gerçekleştirdiğini söylediği, suç tarihinde 17.48 ile 05.51 saatleri arasındaki zaman diliminin gece vakti sayıldığının anlaşılması karşısında; sanığın eylemi gece vakti işlendiği hususunda şüphe olmasına rağmen, hakkında 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesinin uygulanması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 303. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “143. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölüm çıkartılarak, sanığın sonuç olarak 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    3-Sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;
    1-Başka suçtan ... Cezaevi"nde hükümlü olan ve duruşmalardan vareste tutulmaya dair bir talebi de bulunmayan ve 31.08.2015 tarihli dilekçesiyle duruşmalara katılmak istediğini beyan eden sanığın, kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılması,
    2-Sanığın 31.08.2015 tarihli dilekçesiyle kendisini savunmak üzere bir avukat atanmasını istediği halde bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ün temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 03.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi