4. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/2977 Karar No: 2020/3578 Karar Tarihi: 21.10.2020
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2020/2977 Esas 2020/3578 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2020/2977 E. , 2020/3578 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ... tarafından, davalı ... aleyhine 15/09/2014 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu yaralanmadan kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/12/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, trafik kazasına bağlı yaralanma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10. maddesinde “(1) Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez. (3) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur. (4) Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.” düzenlemesi bulunmaktadır. Şu durumda, davacıların manevi tazminat istemi kısmen reddedildiğine göre kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 10. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca, reddedilen miktar üzerinden, davacı lehine belirlenen ücreti geçmeyecek şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı taraf lehine davacılara verileni geçecek şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenle hüküm fıkrasının 5 numaralı bendinde yer alan " 2.725,00 TL” ifadesinin çıkarılarak yerine "2.500,00 TL" ifadesinin yazılmasına, davacıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.