Abaküs Yazılım
7. Daire
Esas No: 2016/9242
Karar No: 2020/4914
Karar Tarihi: 26.11.2020

Danıştay 7. Daire 2016/9242 Esas 2020/4914 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/9242
Karar No : 2020/4914

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına
… Gümrük Müdürlüğü …

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Limanında batan gemi yükünün çıkarılması işini üstlenen kişinin, alacağını tahsil etmek amacıyla mal sahibine karşı icra takibi yapması üzerine, satışa çıkarılan ve alacaklı tarafından alacağına mahsuben satın alınan 34 adet rulo sacın, … İcra Müdürlüğü adına tescilli … günlü ve …sayılı beyanname ile ithal edilmesinden sonra, eşya kıymetinin, ithal edilen benzer eşyaya göre noksan beyan edilmesi nedeniyle, ek olarak tahakkuk ettirilen gümrük ve katma değer vergilerine vaki itirazın reddi yolunda tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davada; Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun kararı uyarınca incelenen … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…; K:… sayılı kararının; alacaklının, borçlulardan her birine, alacağın bulunduğu her aşamada, o aşamaya ilişkin yasal düzenlemenin gerektirdiği usullere göre başvuruda bulunabilmesi, müşterek ve müteselsil borç ilişkisinin yasal tanımının sonucu ise de; birden fazla borçlunun her birinden borcun ifasını isteme imkanına sahip olan alacaklının, bütün borçlular yerine borçlulardan sadece biri adına ek tahakkuk yapması durumunda, sonradan diğer borçlular adına da ek tahakkuk yapmak yerine, yapılan ilk tahakkukun sonucunu beklemesi ve bu tahakkukun sonucuna göre diğer borçlular adına işlem tesis etmesi gerektiği, olayda, öncelikle ithalatçı adına ek tahakkuk yapılmış olduğundan, bunun sonucu beklenilerek alacağın kesinleşmesinden sonra müteselsilen sorumlu olan davacı adına 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca işlem tesis edilmesi gerekirken, bu yapılmaksızın davacı adına da ek tahakkuk yapılması hukuka uygun bulunmadığından, dava konusu işlemin iptali yolundaki mahkeme kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmediği yolundaki Danıştay Yedinci Dairesinin 19/09/2014 tarih ve E:2010/8585; K:2014/4020 sayılı kararına uyulmak suretiyle verilen iptal kararı üzerine, gümrük müşavirlik şirketinin kanuni temsilcisi ve ortağı olan davacı adına düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Olayda, davalı idarece, asıl ithalatı gerçekleştiren firma adına değil, … İcra Müdürlüğü adına ek tahakkuk yapılmış ve daha sonra … İcra Müdürlüğü adına takip işlemleri sonuçlandırılmadığı gibi asıl ithalatı gerçekleştiren firma adına da herhangi bir ek tahakkuk yapılmaksızın alacağın kesinleştiği kabul edilerek … İcra Müdürlüğünden tahsil imkanı kalmadığından bahisle müteselsil sorumlu sıfatıyla davacı adına dava konusu ödeme emri düzenlenmiş olup, bu durumda; öncelikle ithalatçı konumunda olanlar adına ek tahakkuk yapılmak suretiyle bunun sonucu beklenilerek alacağın kesinleşmesinden sonra müteselsilen sorumlu olanlar adına 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca işlem tesis edilmesi gerekirken, bu yapılmaksızın davacı adına doğrudan ödeme emri düzenlenerek alacağın tahsili yoluna gidilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının kanuni temsilcisi ve ortağı bulunduğu … Gümrükleme ve Ticaret Limited Şirketinin ticaret sicilinden silinmesi nedeniyle tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Bir limited şirketin ödenmeyen vergi borcunun ortaklarından tahsil edilebilmesi için, dava konusu ödeme emirleri ile asıl borçlu şirket hakkında düzenlenen ödeme emirlerinin incelenmesinden, davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin davacının hissesi oranında değil, ilgili döneme ilişkin vergi borçlarının tamamının tahsili amacıyla şirket ortağı ve kanuni temsilci sıfatıyla ödeme emri düzenlendiği görüldüğünden, söz konusu ödeme emrinin iptali yolunda verilen mahkeme kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmediği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Olayda, kanuni temsilcisi ve ortağı olduğu … Gümrükleme ve Ticaret Limited Şirketinden tahsil edilmesi mümkün olmayan kamu alacağının davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT :
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un "Limited şirketlerin amme borçları" başlıklı 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen ve kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları belirtilmiş; "Kanuni temsilcilerin sorumluluğu" başlıklı mükerrer 35. maddesinin birinci fıkrasında ise, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından, bu Kanun hükümlerine göre tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Olayda davacı adına tüzel kişiliği sona eren … Gümrükleme ve Ticaret Limited Şirketinin kanuni temsilcisi ve ortağı sıfatıyla dava konusu ödeme emri düzenlenmiş ise de; anılan şirket adına kesinleşmiş bir borç bulunmaksızın davacı adına düzenlenen ödeme emrinin iptali yolunda verilen mahkeme kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi