Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4541 Esas 2012/250 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken yönetim kurulu kararı ile ihraç edildiğini, ihraca gerekçe olarak kabul edilen hususun doğru olmadığını ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, ihraç kararının genel kurulca alınabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 04.11.2008 tarih, 2007/9153 E. 2008/12287 K. sayılı ilamıyla, yönetim kurulunun ihraç kararı alma yetkisinin bulunduğu, yönetim kurulunun aldığı kararda belirtilen ihraç nedeni üzerinde durularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekçesiyle bozulmuş, mahalli mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının davalı anasözleşmesinin 21/c maddesinde belirtilen, “üç defa arka arkaya genel kurul toplantısına katılmayanlar” nedenine dayalı olarak 06.09.2005 tarihinde ihraç edildiği, 1996 yılında ortaklığa kabul edilen davacının ihraç kararına kadar üyeliğinin sorunsuz devam ettiği, dokuz yıllık süreçte davacıya hiçbir ihtar yapılmadığı, aynı durumda bulunan başkaca ortakların ihracına karar verilmediği, bu hali ile anılan ihraç nedeninin fiilen uygulanmadığı, davalı yönetim kurulunun herhangi bir ihtar göndermeksizin aldığı ihraç kararının usulüne uygun bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 23.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.