17. Ceza Dairesi 2016/1733 E. , 2016/10102 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme, suç eşyasının satın alınması
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat, temyiz talebinin reddine
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Sanık ..."in üzerine atılı hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından kurulan temyiz talebinin reddine ilişkin hükmün temyiz incelenmesinde:
Sanık ..."in yüzüne karşı verilen hükmü CMUK"nun 310. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra temyiz ettiğinden ve mahkemenin temyiz talebinin reddine ilişkin kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, bu karara karşı yapılan temyiz talebinin CMUK"nun 315/2. maddesi uyarınca reddi kararının ONANMASINA,
II-Sanıklar ..., ... ve ..."ın üzerine atılı katılan ..."a yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelenmesinde:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine, aynı maddenin diğer haklar ile a, b, d ve e bentlerindeki hak yoksunluğun ise infaz tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması, ayrıca T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; "TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan tüm kısımların" hükümlerden çıkartılması ile yerlerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" ibareleri eklenmek suretiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanıklar ..., ... ve ..."ın üzerine atılı müşteki ... yönelik hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine, sanıklar ... hakkında müşteki ... ve katılan ... yönelik hırsızlık; sanık ... hakkında müşteki ... yönelik hırsızlık, katılan ... yönelik mala zarar verme suçundan verilen beraat hükümlerine ve sanık ... hakkında katılan ... yönelik suç eşyasının satın alınması suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; müşteki ... yönelik hırsızlık suçunun sanıklar ..., ... ve ... tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müştekinin 27.05.2015 havale tarihli dilekçesi ile zararının sanıklar ... ve ... tarafından giderildiğini belirttiği, 24.07.2015 tarihinde mahkemece alınan beyanında ise zararının sanıklar tarafından karşılandığını belirttiği anlaşılmakla müştekinin celp edilerek zararının sanıklar ..., ... ve ... tarafından da giderilip giderilmediği hususu müştekiden sorularak sonucuna göre sanıklar hakkında TCK"nın 168. maddesinde yer alan etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususunun tartışmasız bırakılması,
2-Dosya kapsamından, sanık ..."in mahkemece alınan beyanında müşteki ... aracını çalmaları için sanık ..."in gösterdiğini, Zabit"in kendisine torpidoda tornavidanın olduğunu, aracı bu şekilde çalıştırabileceklerini söylediğini, daha sonra kendisini katılan ..."ın deposuna götürdüğünü ve depoyu gösterdiğini, olay gecesi Zabit"in gönderdiği ticari taksi ile olay mahalline geldiklerini ve müştekinin kamyonetini çaldıklarını, daha sonra bu kamyonet ile katılan ..."ın deposuna gittiklerini beyan ettiği, sanık ..."ın da mahkemece alınan beyanında sanık ... ile benzer şekilde savunmada bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanık ..."in katılan ..."a yönelik eyleminin hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kendi içinde çelişkili ve suçtan doğan cezai sorumluluktan kurtulmaya yönelik savunmaya itibar edilip, hırsızlık suçundan hüküm kurulması gerekmesine rağmen, yazılı şekilde suç eşyasının satın alınması suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
3-Sanıklar ... ve ..."nun diğer sanıklarla ortak fikir birliği içinde ve iştirak iradesiyle suç işleme kararında oldukları tanık beyanları, telefon görüşmeleri ile sabit olmasına rağmen sanıklar hakkında müşteki ... yönelik hırsızlık suçundan ve sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik mala zarar verme suçundan yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... müdafii, sanık ... müdafiinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, hırsızlık suçundan TCK"nın 168. maddesinin uygulanma koşullarının varlığı halinde 1 numaralı bozma sebebinin temyizin reddi kararının onanmasına karar verilen sanık ..."e teşmiline, 21.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.