17. Hukuk Dairesi 2017/3007 E. , 2017/11189 K.
"İçtihat Metni"Davacılar ... (kendi adına asaleten, çocukları ... ve ... "e velayeten), ... ile davalı ...ile ... Sigorta A.Ş arasındaki dava hakkında ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilen 22/01/2014 gün ve 2013/195 Esas 2014/28 Karar sayılı hükmün, Dairemizin 03/10/2016 gün ve 2014/8136-2016/8445 sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R-
Davacılar vekili, davacılar murisinin sürücüsü olduğu ve davalı ..."nın trafik sigortacısı olduğu araç ile davalı ... Sigorta"nın trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kazada, davacılar desteğinin öldüğünü, kazada destekleri olan murislerini kaybeden davacıların maddi zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı eş ... için 125.000,00 TL,... için 40.000,00 TL, ... için 20.000,00 TL ve ... için 15.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının, kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte, her bir davalının poliçe limitleriyle sınırlı olduğu miktarlara göre müteselsilen davalılardan tahsilini talep etmiş; 15.11.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle toplam talebini 240.327,22 TL"ye yükselterek bu bedelin tahsilini talep etmiştir.
Davalı... Sigorta A.Ş. vekili, kazada sigortalılarının kusursuz olduğunu, sigortalılarının kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlı olarak zarardan sorumlu olduklarını, davadan önce başvuru olmadığından temerrüde düşmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ...Ş. vekili, davacılar murisinin fiili destek durumunun ispatı gerektiğini, kusur ve zarar konularında rapor alınması gerektiğini, davadan önce başvuru olmadığından temerrüde düşmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile davacı eş ... için 147.420,92 TL, davacı ... için 13.778,65 TL, davacı ... için 18.113,51 TL, davacı... için 61.014,14 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalılardan her biri için kendi poliçe limitleriyle sınırlı olmak üzere müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm; davalı ... vekili ve davalı ... Sigorta vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar vekilinin karar düzeltme talebi üzerine dosyanın yeniden yapılan incelemesinde;Dava, çift taraflı kazada sürücü murisin ölümü nedeniyle mirasçılarının destek tazminatı talebine ilişkin olup, dava her iki aracın ZMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketleri aleyhine açılmıştır. Davalı ... şirketleri 2918 sayılı KTK"nın 91/1. maddesi gereği işletenlerin hukuki sorumluluğunu poliçe limitlerine kadar temin etmektedir. Trafik kazası sonucu işletenler dışında, sürücü vefat etmiş olup 3. kişi sayılan mirasçıları dava açmışlardır. Bu durumda, her iki işleten de zarar görenlere karşı TBK"nun 61-62. maddelerine göre müteselsilen sorumlu oldukları gibi daha özel Yasa olan 2918 sayılı Yasa"nın 88. maddesi gereğince de müteselsilen sorumludurlar. İşletenler müteselsilen sorumlu olduklarından işletenlerin hukuki sorumluluklarını üstlenen ZMMS şirketleri de müteselsilen sorumludur. Müteselsilen sorumlu olanlardan biri zarar görenin zararını karşıladıktan sonra iç ilişkide karşı yana kusuru oranında rücu edebilecektir.Açıklanan ilkeler altında somut olaya baktığımızda davacılar vekili müvekkilleri için destekten yoksun kalma tazminatının müştereken ve müteselsilen tahsili talebiyle her iki aracın ZMMS poliçesini düzenleyen sigorta şirketleri aleyhine dava açmıştır. Mahkemece hükme esas alınan ceza yargılaması sırasındaki bilirkişi raporunda davalı Euro Sigorta"nın trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsünün %35, davacıların desteğinin ise %65 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir. Davacı vekili, zararının tamamının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasını talep etmiştir.
Davacının davasını teselsül hükümlerine göre açmasına, ödediği zararın tamamının davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmesine, müteselsil sorumlulukta kural olarak borçlulardan her birinin borcun tamamından sorumlu olmasına, kusurun paylaştırıldığı durumlarda zarar görenin isterse tüm zarar sorumluları hakkında dava açabileceği gibi sadece bunlardan birisinden de zararın tamamını isteyebilmesine göre kusuru olan davalıların tazminatın tamamından sonra sorumlu olduğu kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Dairemizin 03/10/2016 gün ve 2014/8136-2016/8445 sayılı bozma ilamımızdaki, davaya konu kazanın oluşumunda, ceza mahkemesi tarafından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması ve kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleşmemiş olması, TBK"nun 74. maddesi gereği ceza mahkemesince benimsenen kusurun hukuk hakimini bağlamayacağından bahisle konusunda uzman bilirkişi kurulundan davalıların trafik kazasındaki kusur durumlarının tespit edilmesi gerektiğine dair bozma nedenimizde ve sair red gerekçelerimizde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların trafik kazasındaki kusur oranlarında sorumluluklarına karar verilmesi gerektiği, müsteselsilen tazminattan sorumlu tutulmalarının hatalı olduğuna dair bozma gerekçemizin ortadan kaldırılması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 03/10/2016 gün ve 2014/8136-2016/8445 sayılı bozma kararının ortadan kaldırılarak usul ve yasaya uygun bulunan yerel mahkeme kararının onanmasına, tashihi karar peşin harcın davacılara geri verilmesine 30/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.