15. Ceza Dairesi 2014/12517 E. , 2017/49 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK" nın 158/2, 43, 168/2, 52, 53 ve 51/1-3-7-8 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 03.03.2009 tarih ve 2009/6-40 sayılı ilamı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra beş yıllık denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle yeniden esasa kaydedilip, duruşma açılması üzerine, atılı suçtan verilen sanığın mahkûmiyetine dair hüküm, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanığın, kendisine 5.000,00 TL trafik cezası kesilen şikâyetçiye emniyet müdürü Necati Altıntaş"ın yeğeni olduğunu, trafikten sorumlu emniyet müdürü ..."yı tanıdığını, cezanın indirilmesini sağlayacağını söyleyerek ondan 500,00 TL aldığı, daha sonraki günlerde ise, mağdura ceza makbuzu ile 400,00 TL’yi trafikten sorumlu emniyet müdürüne teslim edilmek üzere Yeğenbey Vergi Dairesi müdür yardımcısı tanık ..."a bıraktırdıktan sonra adı geçen kişinden parayı aldığı anlaşıldığından, eyleminin nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
5271 sayılı CMK"nın 231/11 maddesinde yer alan "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir" şeklindeki düzenleme uyarınca, önceki hükmün aynen açıklanması gerekirken hüküm fıkrası değiştirilmek suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesine aykırı davranılması ile TCK’nın 51. maddesi gereğince yalnızca hapis cezalarının ertelenebileceği gözetilmeden, adli para cezasının da ertelenmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, TCK"nın 53/1. maddesinin (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi altsoyu yönünden hiçbir şekilde uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2- Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanılarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
3-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 06.04.2010 tarih ve 2010/4-71-76 sayılı ilamında da vurgulandığı üzere; 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesiyle, ceza infaz kurumu haline getirilip, sadece hapis cezasıyla sınırlı olarak kabul edilen ertelemede, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkemece bir deneme süresinin belirlenmesi zorunlu olup, bu sürenin belirlenmemesi veya eksik belirlenmesinin, aleyhe bozma yasağı kapsamında değerlendirilemeyeceği, yine zikredilen maddenin 3. fıkrasında, denetim süresinin verilen hapis cezasından az olmayacak şekilde 1 ila 3 yıl arasında belirlenmesi gerektiğinden hareketle, somut olayda anılan emredici düzenlemeye aykırı olacak şekilde, mahkemece sanık hakkında 1 yıl 3 ay hapis cezası verilmesine rağmen 1 yıl denetim süresi belirlenmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün görüldüğünden, sanık hakkında uygulanan adli para cezasına ilişkin sırasıyla “120 gün”, “150 gün”, “75 gün” ve “1.500,00 TL" adli para cezası terimlerinin çıkarılarak yerlerine sırasıyla "5 gün", “6 gün”, “3 gün” ve “60,00 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesi ile hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılarak yerine "Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasında yer alan a, b, c, d, e bentleri ve aynı maddenin 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına" denilmesi, ayrıca denetim süresinin belirlendiği kısımda yer alan 1 yıl ifadesinden sonra gelecek şekilde ""3 ay"" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.