23. Hukuk Dairesi 2011/2454 E. , 2012/216 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki birleşen kooperatif üyeliğinin tespiti, ihraç kararının iptali davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, asıl davada, müvekkilinin 31.08.2001 tarihinde peşin ödeme yaparak davalı kooperatife üye olduğunu, kooperatife olan 17.500,00 TL borcunu ifa ettiğini, birleşen davada, müvekkilinin hak ve yükümlülükleri konusunda uyarılmadığını, toplantılara davet edilmediğini, Kooperatifler Kanunu"nda belirtilen usul izlenmeden ihraç kararı verildiğini ileri sürerek, asıl davada, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, bir adet 3+1 dairenin teslimine, bu mümkün değilse fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 100.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline, birleşen davada, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, peşin ödeme ile ortaklığa kabul konusunda genel kurul kararı bulunmadığını, davacının üye olduğu tarihte ortakların ödeme toplamının 10.500,00 TL olduğunu, borçlu olması nedeniyle kendisine daire tahsisi yapılmadığını, yapılan ihtarlara rağmen borcunu ödemediğinden hakkında ihraç kararı verildiğini savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ihtarlar ile ihraç kararının usulüne uygun olduğu, kooperatif genel kurulunca peşin ödeme ile konut satışına ilişkin karar alınmadığı, davacının dayandığı, 23.05.1999 tarihli genel kurulda alındığı iddia edilen karardan, peşin ödeme ile konut satışına izin verildiği sonucunun çıkarılamayacağı, bu nedenle davacının aidat ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, ihtarnamelerde istenen aidat ve gecikme cezasının davacının gerçek borcundan daha az olduğu, davacının kooperatife borçlu olması nedeniyle ihraç kararının yerinde olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 19.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.