23. Hukuk Dairesi 2011/2405 E. , 2012/214 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki muarazanın men"i, tapu iptali tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... gelmiş davalı vekiline yapılan tebliğatın bila tebliğ dönmesi üzerine duruşma isteminden vazgeçtiğinin anlaşılması üzerine incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı ..."in üyelik hakkını devraldığını ve davalı kooperatif yönetim kurulunun 16.10.2000 tarihli kararı ile üyeliğe kabul edildiğini, taşınmazı teslim alan müvekkilinin 40.000,00 TL harcama yaptığını, kooperatif hissesi üzerinde hak iddia eden davalı ..."in kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin kooperatif hissesini devraldığının tespitine, muarazanın men"ine, 1594 ada 68 parselde bulunan taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Kooperatif vekili, davacının üyeliğe kabul kararında imzası bulunan kişilerin, karar tarihinde kooperatif yöneticisi olmadığını, imzaların sahte olduğunu, defter ve belgelerin kendisinde olduğu ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2003/259 esas sayılı dosyasındaki beyanlardan anlaşılan ..."in, sahte belgelerle piyasayı dolandırdığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, davacının kooperatif üyeliğine kabulü hususundaki yönetim kurulu kararı altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, davalı ... ile müvekkili arasında 21.11.2000 tarihinde şarta bağlı, kooperatif hissesi satış vaadi sözleşmesi yapıldığını, şart gerçekleşmediğinden üyeliğin devredilmediğini, ancak ..."in, üyeliği devralmış gibi bir başkasına devrettiğini, bu konuda açtıkları davanın kabul edildiğini, davacının ... tarafından dolandırıldığını, kooperatif defter ve belgelerinin kooperatif inşaatını yapan ..."de olduğunu, ayrıca dava konusu taşınmazın müvekkiliyle ilgisinin bulunmadığını, dava konusu taşınmazda bir başka şahsın oturduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının devraldığını iddia ettiği bağımsız bölümün davalı ..."e ait bağımsız bölüm olmadığı, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/826 esas ve 1.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2003/259 Esas sayılı dosyalarına konu taşınmazın dava konusu bağımsız bölümle ilgisinin bulunmadığı, davacının hissesini devraldığı ..."in
üyeliğinin ve aidat ödemesinin mevcut olmadığı, davacının hisse devrine ilişkin 16.10.2000 tarihli 91 numaralı kararın sahte olduğu, hisse devrinin geçerli olmadığı, davalı ..."in taraf sıfatının bulunmadığı, Kooperatif ve ... yönünden davanın ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı tarafın dayandığı belge mümzilerinden ikisinin belge tarihinde yönetim kurulu üyesi olmadığı, anılan belge aslının dosyaya sunulmadığı tespit edilmiş ise de kooperatifin üye sayısı ile davacının, dava konusu taşınmazda üç yıldan beri oturduğunu ve kaba inşaat halinde teslim aldığı bağımsız bölümün oturulabilir duruma getirilmesi için masraf yaptığını iddia etmesi karşısında bu iddiaların doğruluğunun, kooperatifin bu duruma karşı çıkıp çıkmadığı, dava açıp açmadığı veya ihtar çekip çekmediğinin araştırılmaması ve bu işlemlerin yapılmamasının zımni üyeliğe esas teşkil edip etmeyeceği tartışılmadan karar verilmesi yerinde görülmemiştir.
Bunun yanısıra, davacı yemin deliline dayanmasına rağmen bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir.
Diğer yandan, davacı, davalı ..."in hissesini devraldığını ve kooperatif üyesi olduğunu iddia etmekte, incelenen 1993 yılı hazurun cetvelinde..."in üye olarak göründüğü anlaşılmaktadır. Davalı kooperatifçe, kooperatif defter ve kayıtlarının ellerinde bulunmadığı savunulmaktaysa da kooperatif, defter ve kayıtlarını koruma mükellefiyeti altındadır. Bu konuda, kooperatife yeniden süre verilerek defter ve belgelerini ibraz etmesinin beklenmesi, Ticaret Sicili Müdürlüğü"nden getirtilen belgeler de değerlendirilerek kooperatifin davacıyı üye olarak kaydetmemesinin haklı bir nedeninin olup olmadığı, davacı ile kooperatif arasında zimni ilişki kurulup kurulmadığının araştırılmaması yerinde bulunmamıştır.
Bu durumda, yapılacak araştırma ve inceleme neticesinde davacının üye olduğunun belirlenmesi halinde tescil talebinde bulunabilmek için mali yükümlülüğünü yerine getirip getirmediğinin tartışılması, davalı ..."in hissesini bir başka şahsa devrettiği savunulduğundan bu yönler üzerinde durularak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.