Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7032
Karar No: 2021/5430
Karar Tarihi: 03.03.2021

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2020/7032 Esas 2021/5430 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2020/7032 E.  ,  2021/5430 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... Batı 3. İş Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan ..., ... Yapı Sistemleri Sanayi Anomim Şirketi ve ... ... İnş. San. ve Tic. A.Ş. vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı işverenler nezdinde 10/07/2015-20/05/2016 tarihleri arasında inşaat mühendisi olarak aylık 12.000,00 TL ücretle çalışırken iş sözleşmesinin hiçbir gerekçe gösterilmeksizin 20/05/2016 tarihinde feshedildiğini, çalıştığı süre boyunca 8 ay 5 günlük ücretini alamadığını, hemen hemen her gün fazla mesai yaptığını, sabah 08:00’den akşam 22:00-23:00’e kadar çalıştığını ileri sürerek; ücret, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, bakiye ücret ve yıllık izin ücretinin davalılardan tahsilini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili, davanın husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, davacının ne müvekkili şirketin ne de müvekkili şirketin ortağı olduğu ... ...-... adi ortaklığının çalışanı olmadığını, davanın diğer şirketlere ihbarının gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... Yapı Sistemleri San. A.Ş. vekili, davacının 10/07/2015-20/05/2016 tarihleri arasında ...... - ... adi ortaklığı ile Ilgaz İnşaat Tic. Ltd Şti-... Yapı Sistemleri Sanayi A.Ş adi ortaklığı arasında imzalanan sözleşme gereğince işi tamamen üstlenen diğer davalı şirket olan ... Proje İnş. Müş. Müh. Tic. Ltd.Şti.’nin işçisi olarak çalıştığını, bu şirketin işin yapılmasını tamamen üstlendiğini, bu nedenle iki şirket arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığını, davacının brüt ücretinin 3.300,00 TL olduğunu, davacının ... Proje İnş. Müş. Müh. Tic. Ltd.Şti.’nin ortağı ve işveren pozisyonunda olmasına rağmen bordrolarda kendisini işçi olarak gösterdiğini, konuyla ilgili ... Batı Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... ... İnş. San. Ve Tic. A.Ş vekili, müvekili şirket ile diğer davalılar arasında hiçbir ilişki bulunmadığını, bu yönüyle davanın husumetten reddinin gerektiğini, 3. köprü yapım işinin anahtar teslimi şeklinde devredildiğini, bu nedenle asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... Proje İnş. Müş. Müh. Tic. Ltd. Şti. cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalılardan ..., ... ... İnş. San. ve Tic. A.Ş ve ... Yapı Sistemleri San. A.Ş. vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b.2 maddesi gereğince bakiye süre ücreti yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu :
    Kararı, davalılardan ..., ...... İnş. San. ve Tic. A.Ş ve ... Yapı Sistemleri San. A.Ş. vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Ceza mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesine (davasına) etkisi, hukukumuzda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 74 üncü maddesinde düzenlenmiş olup; hukuk hâkimi, ceza mahkemesinin kesinleşmiş kararları karşısında ilke olarak bağımsız kılınmıştır.
    Bu ilke, ceza kurallarının kamu yararı yönünden bir yasağın yaptırımını; aynı uyuşmazlığı kapsamına alan hukuk kurallarının ise kişi ilişkilerinin Medeni Hukuk alanında düzenlenmesi ve özellikle tazmin koşullarını öngörmesi esasına dayanmaktadır.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74 üncü maddesine göre “Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.” Bu açık hüküm karşısında, ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hâkimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, hukuk hâkiminin yukarıda açıklanan bu bağımsızlığı sınırsız değildir. Gerek öğretide ve gerekse Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarında, ceza hâkiminin tespit ettiği maddi olaylarla ve özellikle “fiilin hukuka aykırılığı” konusu ile hukuk hâkiminin tamamen bağlı olacağı kabul edilmektedir. Diğer bir anlatımla, maddi olayları ve yasak eylemlerin varlığını belirleyen ceza mahkemesi kararı, taraflar yönünden kesin delil niteliğini taşır.
    Vurgulamakta yarar vardır ki, hukuk usulü bir şekil hukukudur. Davanın açılması, itirazların ileri sürülmesi, tanıkların ve diğer delillerin bildirilmesi belirli süre koşullarına bağlı kılındığı gibi, ikinci tanık listesi verilememesi, iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı gibi, yargılamanın süratle sonuçlandırılması gayesi ile belirli kısıtlamalar getirilmiştir. Bunun sonucunda, hukuk hâkimi şekli gerçeği arayacak, maddi gerçek öncelikli hedef olmayacaktır. Ancak ceza hâkimi bunun tersine öncelikli hedef olarak maddi gerçeğe ulaşmaya çalışacaktır. O hâlde ceza mahkemesinin maddi nedensellik bağını (illiyet ilişkisi) tespit eden kesinleşmiş hükmünün hukuk hâkimini bağlamasına, 6098 sayılı TBK’nın 74 üncü maddesi bir engel oluşturmaz.
    Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına ve öğretideki genel kabule göre, maddi olgunun tespitine ilişkin ceza mahkemesi kararı hukuk hâkimini bağlar. Ceza mahkemesinde bir maddi olayın varlığı ya da yokluğu konusundaki kesinleşmiş kabule rağmen, aynı konunun hukuk mahkemesinde yeniden tartışılması olanaklı değildir.
    Bu genel açıklamalar ışığında temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı vekili müvekkilinin davalı işverenler nezdinde iş ilişkisi kapsamında çalıştığını ve iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek çeşitli işçilik alacaklarını talep etmiştir. Davalılardan ... Yapı Sistemleri San. A.Ş. vekili diğer savunmalarıyla birlikte davacının ve dava dışı ...’nın kendisini şirket sahibi olarak tanıtarak müvekkili şirketten viyadük yapım işini ... Proje İnş. Müş. Müh. Tic. Ltd. Şti. olarak üstlendiklerini, bu kişilerin daha sonra kendilerini çalışan olarak gösterdiklerini ve belirli süreli iş sözleşmesi yaptıklarını, konuyla ilgili ... Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulduğunu beyan etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi tarafından davacının davalılardan ... Proje İnş. Müş. Müh. Tic. Ltd. Şti.’nin ortağı olduğu iddia edilmişse de Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının işçi olarak görüldüğü, ... Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/16704 soruşturma numaralı dosyasının davanın esasını etkilemeyeceği değerlendirilerek hazırlık tahkikatının beklenmesine gerek görülmemiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da benzer gerekçelerle soruşturma dosyasının beklenmesine yönelik istinaf talepleri kabul edilmemiştir.
    Dosya içeriği ve UYAP kayıtlarına göre, davacı ... ile birlikte aynı iddia doğrultusunda ..., ..., ... ve ... Proje İnşaat Müş. Müh. Tic. Ltd. Şti. yetkilisi haklarında özel evrakta sahtekarlık suçundan ... Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca 2019/16704 sayılı dosya üzerinden soruşturma yapıldığı ve 04/07/2019 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, bu karara yapılan itiraz üzerine ... Batı 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/09/2019 tarihli ve 2019/3248 değişik iş sayılı kararıyla kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itirazın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Daha sonra Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 03.02.2020 tarih ve 2019/17849 sayılı Kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 10.02.2020 tarih ve KYB-2020/17568 sayılı ihbarname ile; ... Batı 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/09/2019 tarihli ve 2019/3248 değişik iş sayılı kararının bozulmasının talep edildiği ve Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 2020/969 esas ve 2020-1958 karar sayılı ilamıyla kanun yararına bozma kararı verildiği görülmektedir. Bahsi geçen kanun yararına bozma kararında, davacının da yer aldığı şüphelilerin kendilerini ... Proje İnşaat Müşavirlik Mühendislik Tic. Ltd. Şti. sahipleri olarak tanıtarak güven oluşturduktan sonra viyadük yapım sözleşmesi imzaladıkları, işin bitimiyle birlikte şüphelilerin kendi aralarında yaptıkları iş sözleşmesi aracılığıyla kendilerini işçi olarak göstermek suretiyle müşteki şirkete karşı ücret, fazla çalışma, mesai ve bakiye ücret alacakları olduğundan bahisle işçilik alacağı davası açtıkları, davanın ... Batı 3. İş Mahkemesinin 2018/186 esas sayılı dosyası üzerinden derdest olduğu, şüphelilerin sahte belgelerle hem müşteki şirketi hem mahkemeyi yanılttığı şeklindeki iddialar kapsamında detayları da belirtilmek suretiyle ... Batı 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/09/2019 tarihli ve 2019/3248 değişik iş sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bahsi geçen ve kanun yararına bozma kararı verilen ceza soruşturması davacının iş ilişkisi kapsamında çalışıp çalışmadığı ve bu suretle Dairemizce inceleme konusu yapılan işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı yönünden öncelikli olarak önem arzetmektedir.
    Açıklanan maddi ve hukuki olgulara göre mahkemece yukarıda bahsi geçen ceza soruşturması ve sonrasında kamu davası açılması durumunda ceza davası bekletici sorun yapılmalı, ceza davasının kesinleşmesi beklenilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Anılan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 03.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi