2. Ceza Dairesi Esas No: 2011/4408 Karar No: 2012/2183 Karar Tarihi: 07.02.2012
Hakaret - Kasten yaralama - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/4408 Esas 2012/2183 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bakırköy 5. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık hakkında hakaret ve kasten yaralama suçlarından dava açılmıştır. Sanık hakkındaki hakaret suçu nedeniyle verilen karar temyiz edilmiştir. Ancak, 5237 sayılı TCK’nun 129. maddesi uyarınca hakaret suçunun haksız fiile tepki olarak ve karşılıklı olarak işlendiğinin kabul edilmesi nedeniyle ceza vermekten vazgeçilmesi halinde, doğrudan 5271 sayılı CMK.nun 223/4. maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında adli para cezası tayin edildikten sonra, ceza vermekten vazgeçilmesine karar verilmiştir. Bu nedenle karar bozulmuş ve sanık hakkında verilen adli para cezası kaldırılmıştır. Kasten yaralama suçu nedeniyle sanık hakkında verilen karar da temyiz edilmiştir. Ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilirken, zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı, olayda katılanın tazminat istemi bulunmadığı gibi dosyaya yansıyan maddi bir zararının da belirlenemediği ve sanığın sabıkasının da bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında aynı kanunun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir
2. Ceza Dairesi 2011/4408 E. , 2012/2183 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 2 - 2009/146250 MAHKEMESİ : Bakırköy 5. Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 13/02/2009 NUMARASI : 2008/407 (E) ve 2009/91 (K) SUÇ : Hakaret, Kasten yaralama
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; I- Sanık hakkında hakaret suçu nedeniyle verilen ceza vermekten vazgeçilmesine dair hükmün O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyizi üzerine yapılan incelemede; Yapılan duruşmaya toplanan delillere mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre diğer itirazlar yerinde görülmemiştir, ancak; 5237 sayılı TCK’nun 129. maddesi uyarınca hakaret suçunun haksız fiile tepki olarak ve karşılıklı olarak işlendiğinin kabul edilmesi nedeniyle ceza vermekten vazgeçilmesi halinde, doğrudan 5271 sayılı CMK.nun 223/4. maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında adli para cezası tayin edildikten sonra, ceza vermekten vazgeçilmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün CMUK. nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, “…sanığın TCK’ nın 125/1, 62, 52/2. maddeleri gereğince 1500 YTL adli para cezasıyla cezalandırılmalarına…” dair kısmın çıkartılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II- Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyizi üzerine yapılan incelemede; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- 5237 sayılı TCK" nın 7. ve 5252 sayılı kanunun 9. maddeleri uyarınca sanığın eyleminin uyduğu kabul edilen 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nın ilgili tüm hükümleri olaya ayrı ayrı uygulanmak suretiyle sonuçların belirlenmesi, bu şekilde bulunan sonuç cezaların karşılaştırılması ve sonuca göre lehe olan kanunların belirlenmesi gerekirken açıklanan şekilde ve denetime olanak verecek biçimde değerlendirme yapılmadan, 5237 sayılı TCK uyarınca yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/ 11-250 2009/13 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı, olayda katılanın tazminat istemi bulunmadığı gibi dosyaya yansıyan maddi bir zararının da belirlenemediği ve sanığın sabıkasının da bulunmadığı gözetilerek; 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendi uyarınca, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda oluşacak kanaate göre hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılamayacağına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden; “...koşulları bulunmadığından ve mağdurun zararı karşılanmadığından...” şeklinde, yasal olmayan, yetersiz gerekçeyle sanık hakkında aynı kanunun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, 3- TCK’nın 53. maddesinin 4. fıkrası gereğince kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, aynı maddenin 1. fıkrasında sayılan hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 07/02/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.