Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2014/144
Karar No: 2020/3422
Karar Tarihi: 30.11.2020

Danıştay 13. Daire 2014/144 Esas 2020/3422 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/144
Karar No:2020/3422


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Oto Nakliyat İnşaat San. Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALILAR): 1. … İl Özel İdaresi
VEKİLİ : Av. …
2. … Kurumu (…)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU: … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, … Köyü'nde inşa edilen …Bendi ve HES Projesi kapsamında su tutulması nedeniyle davacıya ait kum ocağı ve müştemilâtının baraj gölü suyu altında kaldığından bahisle uğranıldığı iddia edilen …-TL tutarında maddi zararın 12/08/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazmin edilmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; … ili sınırları içerisinde kurulacak olan … Bendi ve HES için …Enerji Üretim Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi'ne … Kurulu'nun 13/03/2005 tarih ve 445-1 sayılı kararı ile 03/03/2005 tarihinden itibaren 49 yıl süreyle üretim faaliyeti göstermek üzere üretim lisansı verildiği, anılan şirket tarafından proje kapsamında 01/08/2010 tarihi itibarıyla rezervuar alanında su tutulmaya başlanacağından ötürü sahadaki mevcut yıkama-eleme tesisi ve diğer demirbaşların boşaltılması konusunda davacı şirkete 13/07/2010 tarih ve 15993 yevmiye numarası ile ihtarname gönderildiği, akabinde belirtilen tarihte su tutma işlemine başlanıldığı, davacı şirketin … ili … İlçesi … (…) Köyü, … Çayı mevkiinde bulunan ve işleticisi olduğu kum-çakıl ocağının su altında kalması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararın davalı idarelerin kusurundan kaynaklanmadığı ve idarelerin faaliyeti ile davacının zararı arasında nedensellik bağının kurulamayacağı anlaşıldığından, davacının tazminat isteminin kabulüne olanak bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 18 yıldır aynı bölgede kum ocağı işlettikleri, son olarak 5 yıllığına alınan işletme ihalesinin sona erme tarihinin 18/05/2011 olduğu, şantiye sahasının kurulan baraj nedeniyle göl suları altında kalması nedeniyle büyük zarara uğranıldığı, suyun tutulacağının kendilerine geç tebliğ edildiği, kısa süre içerisinde ancak başka firmalardan yardım alarak ve yüksek bedeller ödeyerek işletmeye ait demirbaşların söküm ve tahliyesinin mümkün olduğu, yaklaşık 10 ay kadar önce terk edilen şantiye alanı nedeniyle kârdan mahrum kalındığı, kum rezervi, tesisin kurulu olduğu beton bloklar ve idare binasının 12/08/2010 tarihinde yükselen baraj gölü suyu altında kaldığını, son 1 yıl içerisinde değişik firmalarla kum ve agrega (asfalt malzemesi) temin ve nakil taahhüdü altına girildiği, taahhüt edilen malzeme temin edilemeyeceğinden zarara uğranıldığı, … Asliye Hukuk Hakimliği'ne zarar tespit davası açıldığı, burada hazırlanan raporlarda belirtilen zararların …-TL'lik kısmının faiziyle birlikte istenildiği, Mahkemenin keşif yapmaksızın karar vererek usuli hata yaptığı, … ve … İl Özel İdaresi arasında süregelen yazışmalar ve bildirimlerden kendilerinin bilgisi olmadığı, su tutulacağının kendilerine 17/07/2010 tarihinde bildirildiği, kalan 20 gün içerisinde milyonlarca m³ rezervin ancak %3'ünün tahliyesinin sağlanabildiği, davalı İl Özel İdaresinin kum ocağı su altında kaldıktan iki ay sonra kendilerine verilen işletme ruhsatını iptal ettiği, kira bedeli almakta olan İl Özel İdaresi'nin sözleşme gereği değişen şartlara göre tedbir alması için kendilerini uyarması gerektiği, takdir edilen vekâlet ücretinin fahiş olduğu, maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : … Kurumu tarafından, davacıya ruhsat verilmeden önce ve ruhsat alınırken davacının HES projesinden ve su tutuluncaya kadar kum ocağının işletilmesinde sakınca bulunmadığından haberdar olduğu, davacının (varsa) makine ve ekipmanlar ile malzemesini korumak adına gerekli tedbiri alması gerektiği, davacı tarafından üretim lisansı sahibi şirket aleyhine açılan ve aynı gerekçelerle reddedilen davanın maddi olay ve sorumluluk açısından delil niteliğinde olduğu; 31/12/2012 havale tarihli dilekçeyle davanın esasına beyanda bulunulmuş olmasına rağmen davaya cevap verilmediğinden bahisle lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğu, kararın bu yönüyle düzeltilerek davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davalı … İl Özel İdaresi tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Davalı idarelerden … Kurumu tarafından vekil aracılığıyla savunma yapıldığı ileri sürülerek, diğer davalı … İl Özel İdaresi lehine hükmedildiği gibi, kendi lehlerine de vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği iddia edilmiş ise de, davalı ... Kurumu tarafından savunma verilmediği ve vekilinin duruşmaya da katılmadığı anlaşılmaktadır.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 30/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi