23. Hukuk Dairesi 2011/2106 E. , 2012/172 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. .... ile davacı vekili Av..... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi ve 6 numaralı villanın maliki olduğunu, bu binanın örnek konut olarak beş yıl önce imal edilip daha sonra yapılan 34 adet villadan gerek kullanılan malzeme ve gerekse imalatların niteliği yönünden önemli ölçüde farklı olduğunu, bu farklılığın müvekkiline önemli ölçüde mali külfet getirdiğini, mimari projeye de aykırılıklar bulunduğunu, eksik imalatların mahkemece tespit edildiğini ileri sürerek, eksik ve hatalı imalattan kaynaklanan alacağının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 79.686,00 TL"sinin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tüm konutların "ileri kaba seviyesinde" yani dış cephedeki imalatlar tamamlandıktan sonra üyelere teslim edildiğini, iç yapım işlerinin taşınmaz maliklerine ait olduğunu, taraflar arasında imzalanan 24.06.2006 tarihli protokol ile anlaşmaya varıldığını, davacının talep ettiği bazı hususların teknik olarak yerine getirilmesinin mümkün olmadığını, bazı imalat farklılıklarının şerefiye bedellerinin tespit edilmesi sırasında dikkate alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi kurulu raporuna göre, davacının hatalı ve ayıp imalattan kaynaklanan alacağının 72.851,00 TL olarak belirlendiği, davacı vekilinin yeni imalat bedeli olan 3.700,00 TL"den feragat etmesi nedeni ile alacaklı olduğu miktarın 69.161,00 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının davalıdan alacaklı olduğu miktarın tespiti hususunda iki ayrı bilirkişi kurulundan rapor alınıp, 28.01.2010 tarihli rapor ve davacının feragat ettiği tutar göz önüne alınarak yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ancak her iki uzman bilirkişi kurulu raporu arasında çelişki ve büyük oranda fark olduğundan, bu çelişki giderilmeden hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. Mahkemece; yeni bir bilirkişi kurulundan taraflar arasında akdedilen 24.06.2006 tarihli protokol hükümleri dikkate alınarak daha önce alınan bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi giderici ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı lehine takdir olunan 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.