Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/9494 Esas 2015/2385 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacılar vekili, tapu sicilinde davalı ... adına çamlık, çalılık ve fundalık niteliğiyle kayıtlı ve tapulama sırasında 353 parselin miktar fazlası olarak tespit edilen ... Köyü 354 parsel sayılı 33680 m² yüzölçümündeki taşınmazın, dayanak tapu kaydının sabit sınırları içinde kaldığı ve zilyetlikle edinme koşullarının tespit tarihinde davacılar yararına oluştuğu iddiasıyla tapu kaydının iptaliyle davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememce, çekişmeli taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olmadığı, kaldı ki; imar ve ihyanın dahi tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli 354 parsel sayılı taşınmaz, 1985 yılında yapılan tapulama sırasında 353 parsel sayılı 20000 m² yüzölçümlü taşınmaza Aralık 1951 tarih 97 numaralı 9190 m² yüzölçümlü tapu kaydı ile 546 tahrir numaralı vergi kaydı uygulanmış, uygulanan 546 tahrir numaralı 20000 m² yüzölçümlü vergi kaydının kuzey sınırının dağ okuması nedeniyle miktar fazlası olarak ... adına tespit edilmiş, 353 parselin tespit malikleri ... ve ...’nin itirazları ise tapulama komisyonunun 21/10/1993 tarihli kararı ile reddedilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın 1992 tarihli hava fotoğrafında içinde münferit ağaç olan çalılık alan olarak görünmesi nedeniyle dava tarihi olan 1998 yılına kadar zilyetlikle edinme koşullarının oluşmadığının kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 01/04/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.