20. Ceza Dairesi 2018/4175 E. , 2019/1092 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Bölge Adliye Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : 1)Mahkûmiyet; Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nin21/09/2017 tarihli, 2017/243 esas ve 2017/339 karar sayılı kararı ile
2)İstinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddi; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesi’nin 15/01/2018 tarihli, 2017/1143 esas ve 2018/20 karar sayılı kararı ile
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık ..."ın, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf incelemesi yapılmadıktan sonra verdiği 01/02/2018 tarihli dilekçesinin içeriği itibari ile temyiz iradesi içermediği anlaşıldığından, temyiz incelemesi sırasında değerlendirilmemiştir.
Dosya kapsamında yer alan 28/04/2017 tarihli telefonla ihbar tutanağı ve aynı tarihli olay tutanağının içeriği, kovuşturma aşamasında tutanak düzenleyici kolluk görevlisi olarak tanık sıfatı ile dinlenen ..."nin, olay tutanağının içeriğini doğrulayarak, "sanıkların uyuşturucu sattığına dair ihbar üzerine olay yerine gittiklerinde, ellerinde eczane poşeti bulunan sanıkların kolluk görevlilerini görünce kaçtıklarına, poşetin içindeki paketlenmiş uyuşturucu maddeleri yere attıklarına, gazeteye sarılı uyuşturucu maddeleri ise yere saçtıklarına, sanıkların yakalanmasının ardından, kolluk görevlileri olarak yere atılan uyuşturucu maddelerin bir kısmını bulduklarına" ilişkin 21/09/2017 tarihli yeminli beyanı, ele geçen materyaller üzerinde vücut izi bulunamadığına ilişkin ...Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü"nün 22/05/2017 tarihli uzmanlık raporunda, uyuşturucu maddelerin sarılı olduğu ambalajlar yanında, üzerinde "santa farma" ibaresi bulunan yırtık naylon poşetin de incelenmesi ve adli emanetin 2017/311 sırasında uyuşturucu maddelerin sarılı olduğu 22 adet kağıt parçası ile birlikte bir adet naylon poşetin de kaydedilerek, iddianamede "dosyada delil olarak saklanmasının" talep edilmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde, somut olayda sanıkların elinde içinde paketlenmiş uyuşturucu maddelerin bulunduğu bir adet poşetin olduğu ve polisleri görüp kaçarken bu poşetin içindeki paketlenmiş uyuşturucu maddeleri yere attıkları, dolayısı ile sanıklar ... ve ..."nin, üzerlerine atılı eylemi, TCK"nın 37. maddesi uyarınca iştirak halinde işledikleri anlaşıldığından, tebliğnamedeki, sanık ..."nin eyleminin sübutu yönünden tutanak düzenleyen kolluk görevlilerinin tamamının, tanık sıfatıyla beyanına başvurulmadan, eksik araştırma ile karar verildiğine yönelik bozma düşüncesi benimsenmemiştir.
İlk derece mahkemesince, 21/09/2017 tarihli hüküm celsesinde, sanıklar ... ve ..."nin hükmen tutuklanma gerekçesi olarak dosya içeriği ile ilgisi bulunmadığı halde, "bu celse gelen bylock kullanıcısı olduğuna dair cevabi yazı "ibarelerine yer verilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
5271 sayılı CMK"nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesinde, eylemin sabit olmadığını, “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunun oluştuğunu, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğini, masumiyet karinesinin ihlali edildiğini; sanık ... ve müdafiinin ise eylemin sabit olmadığını, “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğunu, “şüpheden sanık yararlanır.” ilkesinin ihlal edildiğini belirtmeleri karşısında, temyiz istemlerinin CMK’nın 294/2. maddesi kapsamında olduğu ve hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
İlk derece mahkemesinin kısa kararında “sanıklar hakkında hükmedilen adli para cezalarının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca birer ay aralıklarla 24 eşit taksitte ödenmek üzere taksitlendirilmesine” karar verildiği halde, gerekçeli kararın hüküm fıkrası kısmında, “sanıklar hakkında verilen adli para cezalarının takdiren taksitlendirilmesine yer olmadığına” karar verilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılması,
Kanuna aykırı, sanık ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesi"nin 05/01/2018 tarihli, 2017/1143 esas ve 2018/20 karar sayılı istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK"nın 302/2-4. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 303. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen 21/09/2017 tarihli, 2017/243 esas ve 2017/339 karar sayılı gerekçeli kararın hüküm fıkrasında yer alan, “Sanığa verilen adli para cezasının, ceza miktarı ve sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak 5237 sayılı TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca takdiren taksitlendirilmesine yer olmadığına" ilişkin ibarelerin çıkarılması ve yerlerine, kısa kararda belirtildiği şekilde, “Sanık hakkında verilen para cezasının sanığın ekonomik ve sosyal durumu göz önüne alınarak TCK’nın 52/4. maddesi gereğince birer aylık aralıklarla 24 eşit taksitte ödenmek üzere taksitlendirilmesine, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde, ödenmeyen para cezasının tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına” ibarelerinin yazılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi hükümlerinin DÜZELTİLEREK TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİNE, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık ... hakkındaki salıverilme talebinin reddine, 21/02/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.