18. Ceza Dairesi 2015/35887 E. , 2017/14676 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
MÜŞTEKİ SANIK : ...
SUÇLAR : Yaralama, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanık ... hakkında katılanlar Aymet Yuca ve ...’na yönelik “hakaret” eyleminden dolayı dava açılmasına karşın hüküm kurulmamış ise de, zamanaşımı süresi içerisinde her zaman karar verilebileceği anlaşılarak dosya görüşüldü:
Müşteki ...’in, duruşmada, sanıktan şikayetçi olmasına karşın, CMK’nın 238/2. maddesi uyarınca davaya katılma hususu kendisinden sorulmamış ise de, vekilinin kanun yolu başvurusundan davaya katılma iradesinin açıkça anlaşılması karşısında, aynı Kanunun 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek, temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1) Sanıklar ... ve ...’e yükletilen konut dokunulmazlığını ihlal ve sanık ...’e yükletilen katılan ... ve ...’na yönelik kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
TCK"nın 53/1-(b) maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda ve TCK’nın 53/1-(c) maddesinin de Kanunda öngörülen biçimde infaz evresinde resen uygulanabileceği,
2) Sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...’e yönelik kasten yaralama suçundan verilen beraat ile sanık ... hakkında hakaret suçundan verilen ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin hükümlerin de usul ve Kanuna uygun olduğu,
Anlaşıldığından sanık ... ve katılan sanık ... müdafinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
3- a) Sanık ... hakkında katılan ... ve ...’na yönelik kasten yaralama ile katılan ...’ya yönelik konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümler yönünden;
Sanık müdafiinin temyize ek beyan dilekçesinde sunduğu sanık ...’e ait 16/05/2013 tarihli sağlık raporunda, psikotik bozukluk teşhisi ile TCK’nın 32/1 maddesi kapsamında değerledirilebileceğinin belirtilmesi karşısında, suç tarihi itibariyle TCK"nın 32. maddesi uyarınca “akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığı” konusunda CMK’nın 74. maddesine göre gözlem altında tutulup usulünce sağlık kurulu raporu alınarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği,
b) Sanık ... hakkında katılan ...’na yönelik nitelikli kasten yaralama suçundan kurulan hükümde;
Sanığa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK"nın 86/1. maddesinin uygulanması suretiyle CMK"nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
c) Kabule göre de;
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkması,
TCK"nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanıklar ..., ... ve ... müdafinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.12.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.