MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA :Davacı, fark kıdem tazminatının faiziyle birlikte ödetilmesine
karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Hükmolunan toplam alacak miktarı karar tarihinde kesinlik sınırı altında kaldığından davalı temyiz isteminin reddine;
2-Davacının temyizine gelince,
Davalı işverence davacıya borçlanılan askerlik süresi de dahil edilerek 14 yıl 50 gün üzerinden kıdem tazminatı ödenmiştir. Bu 5160 güne tekabül eder.
Kararda resen yapılan hesaplamada, davacının kıdem tazminatına esas günlerinin SSK prim bordrolarında yazılı gün sayısı kadar nazara alınması gerektiği doğru olmakla birlikte, davacının davaya konu 7.3.1983-4.10.1990 tarihleri arasında davalı işyerinde sigortalı gösterildiği gün sayısı mahkemenin tüm süreyi 5452 gün alması nedeniyle aradaki fark olan 252 günün çok üzerindedir.
Bu nedenle resen yapılan hesaplama hatalıdır.
Mahkemece yapılacak iş, 7.3.1983-4.10.1990 tarihleri arasında davacının sigorta prim bildirgelerinde belirtilen gün sayısı üzerinden fark kıdem tazminatını denetlemeye elverişli şekilde hesaplayarak kabulüne karar vermekten ibarettir.
Öte yandan davacının 20.7.2007 tarihinde davasını 500 TL daha ekleyerek ıslah ettiği anlaşıldığından, anılan ıslah talebi dikkate alınmadan sonuca gidilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.