Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/12 Esas 2015/2347 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12
Karar No: 2015/2347

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/12 Esas 2015/2347 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/12 E.  ,  2015/2347 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
    Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, davacı vekilinin süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından 18.08.2014 havale tarihli dilekçe ile özetle; "...tedbir taleplerinin, davanın kabulü manasında olduğu gerekçesiyle reddedildiği, davalının yeniden dava konusu tarlayı ekime hazırladığı, hâkimin davalıya yol gösterir nitelikte "yeni müdahale yeni dava" şeklinde beyanda bulunduğu ve davayı sonuçlandırma niyetinin olmadığı..." gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
    Reddedilen Hâkim ......"ın (.......), çekilme istemi üzerine, dosyayı inceleyen merci tarafından, reddi hâkim isteminin ve çekilme isteminin reddine ilişkin verilen karar davacı vekili tarafından esasa, davalı vekili tarafından ise, disiplin para cezasına ilişkin olarak temyiz edilmiştir.
    1) Davalı vekilinin temyiz istemine ilişkin olarak; merci kararı davalı vekiline 23.10.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise, hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 36/A maddesinde öngörülen (7) günlük yasal süre geçirildikten sonra, davalı vekili tarafından, 31.10.2014 tarihinde temyiz harcı yatırılmak suretiyle aynı gün verilmiştir. Her ne kadar, merci tarafından temyiz süresi (15) gün olarak belirtilmiş ise de, Hukuk Genel Kurulunun 13.03.2013 gün ve 2012/19-779 Esas - 2013/355 sayılı kararında da benimsendiği üzere, kanunda açıkça düzenlenen temyiz süresinin merci tarafından değiştirilmesinin mümkün olmadığı ve bunun davalı tarafa yönelik herhangi bir hak doğurmayacağı gözönünde bulundurularak, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra temyiz isteminde bulunulduğundan temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir.
    2) Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; İncelenen dosya kapsamına göre, hâkimin reddi için ileri sürülen hususlar HMK’nın 36. maddesinde sayılan sebeplerden değildir. Açıklanan nedenlerle yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, istek halinde peşin harcın davalı ..."e geri verilmesine,
    2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile merci kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacı ..."a yükletilmesine 31/03/2015 günü oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.