3. Hukuk Dairesi 2014/17043 E. , 2014/13552 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SİLİVRİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/05/2014
NUMARASI : 2014/12-2014/255
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalılardan M.. K.. tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin babası C.. K.."ın 03/08/2009 tarihinde vefat ettiğini, murisin ölmeden bir gün önce Ziraat Bankası Silivri Şubesindeki hesabından 35.000,00-TL parayı davalıların çektiğini, bu şekilde zimmetlerine geçirdiklerini, bir gün sonrasında murisin öldüğünü, çekilen paranın davalı N.. K.. adına yatırıldığını, ayrıca murisin alacaklı olduğu tüccar R.. T.."den 35.000,00-TL"nin muris öldükten sonra davalıların tahsil ettiklerini ve terekeye ait olan bu parayı davalıların aldıklarını, murisin Silivri İlçe Tarım Müdürlüğünde kayıtlı 8 adet süt ineği kaydının olduğu belirtilerek, terekeye dahil olması gereken para ile ineklerle onlardan elde edilen gelirlerinden müvekkilinin hissesine düşen bedellerinin murisin vefatı tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 1001,25-TL"nin davalılar Nefise Kurnaz ve M.. K.."dan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hükmün davacı vekilince temyizi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesi"nin 25.09.2013 tarih ve 2013/10053 E.- 2013/13314 K.sayılı kararı ile "...yeminli tanık beyanı ile sabit hale geldiği üzere, R.. T.. tarafından muris C.. K.. öldükten sonra, eşi N.. K.."a 21.000,00 TL ödenmiştir. Mahkemece bu husus da dikkate alınarak davacının alacaklı olduğu miktar tespit edilerek hüküm kurulması gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu tanık beyanı dikkate alınmadan hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
HMK"nun 26.(HUMK"nun 74.) maddesi gereğince; hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar verilemez.
Mahkemece, bozma kararına uyulmuştur. Kural olarak, bozma kararına uyulmakla orada belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hak, aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için zorunluluk doğar. Öte yandan bozma dışında kalan yönler ise kesinleşir. Mahkemece bozma kararına uyulduğu halde gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir.
Dairemizin 05.03.2013 tarihli birinci bozma ilamında; davacının 34.290,70 TL ve murise ait 6 adet inek bakımından davasını ispat edemediği belirtildikten sonra muris C.. K.."ın öldükten sonra, R.. T.."in davalı N.. K.."a 21.000,00 TL ödediği hususunun dikkate alınarak hüküm kurulması gerektiği açıklanmış, mahkemece de bozma kararına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de;
1) Muris C.. K.. öldükten sonra, dava konusu olan 35.000 TL"nin 21.000 TL"sinin R.. T.. tarafından sadece davalı N.. K.."a verilmesine rağmen davacı aleyhine sebepsiz zenginleşmeyen davalı M.. K.. aleyhine de hüküm kurulması;
2) Davacı tarafından 8 inek bedeli talep edilmiş olmasına, mahkemece verilen ilk kararda 1 ineğin et ve süt geliri olan toplam 1.001,25-TL üzerinden hüküm kurulmasına ve Dairece de, bu husus bozma sebebi yapılmadığı halde yeniden bu bedelin dahil edilmek suretiyle hüküm kurulması, doğru görülmemiş bu hususlar bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.