23. Hukuk Dairesi 2017/1042 E. , 2020/2929 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalılar ... ile ... arasında ... Mahallesi 27215 Ada 4 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak ... 3.Noterliği" nin 20.01.2011 tarih 1088 yevmiye nolu "Düzenleme Şeklinde Gayrımenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi" imzalandığını, müvekkilinin götürü veya günlük ücretle çalışan bir işçi olduğunu, yüklenici ... ile birlikte çalışmalarından doğan alacağın ödenmemesi üzerine kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak ..."in, ... 4.Noterliği" nin 05.03.2012 tarih 5964 yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesi ile A Blok 1. Kat 3.nolu bağımsız bölümü davacıya satmayı vaat ettiğini, müvekkilinin davalı ... ..." ten alacağının 12.365,00 TL değil daha fazla olduğunu, alacak davası açma haklarını saklı tuttuklarını ileri sürerek ... Mah. 27215 ada 4 parselinde kayıtlı taşınmaz üzerinde yapılan inşaatın A blok 1.kat, 3 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davalı adına tesciline tescil mümkün olmadığı takdirde ödenen 12.365,00 TL"nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davacı ile diğer davalı ... ... arasında imzalanan satış vaadi sözleşmesinden müvekkilinin sorumlu olmadığını, diğer davalı ... ... ile müvekkili arasında imzalanan Gayrımenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin ... 1 Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/87 E 2014/293 k sayılı kararı ile feshedildiğini, yükleniciye hak ettiğinden daha fazla daire verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı ... ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkeme, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ... ..." in satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak arsa sahibi davalı ..." den ancak yüklenicinin halefi olarak talepte bulunabileceği, yüklenici ile arsa sahibi arasındaki sözleşmenin feshedildiği ve fesih tarihi itibarı ile yüklenicinin arsa sahibinden talep edebileceği bir alacak bulunmadığı gerekçesiyle tapu iptal tescil talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesine dayalı tapu iptal, mümkün olmaz ise ödenen 12.365,00-TL’nin tahsili istemine ilişkindir.
HMK"nın 111/1 maddesi, "Davacı, aynı davalıya karşı birden fazla talebini, aralarında asilik-ferilik ilişkisi kurmak suretiyle, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Bunun için, talepler arasında hukuki veya ekonomik bir bağlantının bulunması şarttır.
HMK"nın 111/2 maddesi, “Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer"i talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz.” hükmünü içermektedir.
HMK"nın 297/2 maddesi, "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilmiş hükümle, taraflara yüklenen borç ve tazminat hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Somut olayda, davacı satış sözleşmesinin tarafı olan yüklenici ... ..."i davalı olarak gösterdiği, terditli taleplerinden ilki tapu iptali tescil olmadığı takdirde ödediği bedelin iadesi olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece tapu iptali tescile ilişkin talebin reddi isabetli ise de ikincil talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi, HMK"nin 297/2 maddesine aykırı olmuş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alının temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.