Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İstanbul III Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 15/11/1995 tarih ve 7755 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit alanı olarak tescilli bölgede yer alan taşınmazda 1,5 metre yüksekliğinde, 15 metre uzunluğunda duvar inşa ettiği iddiasıyla sanık ... hakkında dava açıldığı, yapılan yargılama sırasında 27/11/2007 tarihli duruşmada tanık olarak dinlenen ve sanık ..."nın eşi olan ..."in, dava konusu yapıyı kendisinin inşa ettirdiğini, sanık ..."nın bu yerle bir ilgisinin bulunmadığını beyan etmesi üzerine, ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/590 esas, 2007/635 karar no"lu ilamı ile sanık ..."nın beraatine, sanık ... hakkında gereğinin takdir ve ifası için Cumhuriyet Başsavcılığı"na suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği, anılan kararın katılan vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 12/04/2012 tarihli ilamı ile, sanık ..."nın soruşturma aşamasında inşaatı kendisinin yaptırdığını beyan etmesi karşısında, tanık ... hakkında dava açılması sağlanıp, incelemeye esas dosya ile birleştirilerek delillerin değerlendirilmesi gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verildiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 05/12/2012 tarihli iddianamesi ile sanık ... hakkında anılan eyleme ilişkin olarak 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan dava açıldığı, dosyanın ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2012/1118 no"lu esasına kaydedildiği, anılan mahkemenin 30/04/2013 tarihli kararı ile dosyanın, incelemeye esas 2012/698 esas no"lu dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği; ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 23/06/2014 tarihli gerekçeli kararının başlığında ... ve ..."in sanık olarak gösterilmesine karşın, gerekçe kısmında sadece sanık ..."nın savunmasına yer verildiği ve adı geçen sanıktan söz edildiği, sanık ..."in savunmasının gerekçe kısmında yer almadığı, hakkında denetime elverişli hüküm tesis edilmediği anlaşılmakla, zamanaşımı süresi içerisinde sanık ... hakkında hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
Sanık ..."e isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem 2863 sayılı Kanunun 65/1 maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, zamanaşımını kesen en son işlem 27/11/2007 tarihli sorgu olup, anılan tarihten itibaren 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak. 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince sanık ... hakkındaki kamu davasının DÜŞMESİNE, 10/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.