23. Hukuk Dairesi 2011/4227 E. , 2012/121 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne birleşen davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, asıl ve birleşen davalarda, müvekkilerinin 01.12.2004 tarihinde, davalı kooperatifin B blok 5 nolu bağımsız bölüm hissesini kooperatif üyesi diğer davalı ..."in verdiği vekaletname ile babasından devraldıklarını ve satış bedelinin tamamını ödediklerini, devirden sonra bağımsız bölüme ait tüm aidatların müvekkilerince ödendiğini, tapu masraflarının kooperatif hesabına yatırıldığını, buna rağmen kooperatif yönetiminin bağımsız bölümün tapusunu vermediğini ileri sürürek, davalı ..."in kooperatif hissesini müvekkilerine devrettiğinin ve müvekillerinin kooperatif üyesi olduğunun tespitine B blok 5 nolu bağımsız bölüm tapusunun ipoteki ile müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı kooperatif temsilcisi, diğer davalı ..."in vekalet vermiş olduğu babası..."ın bağımsız bölümü adi senetle 01.12.2004 tarihinde davacılara sattığını, hisse devrinin noter sözleşmesi ile yapılmadığnı, kooperatif yönetimince adi senete mi yoksa kooperatif kayıtlarına mı itibar edileceği konusunda tereddüt yaşanması ve bu yerin kime ait olduğunun tespit edilememesi nedeniyle, diğer üyelere tapuları verilmesine rağmen, söz konusu bağımsız bölümün tapusunun verilemediğini, satış tarihinden çok sonraki bir tarihte hem davacılar hem de davalı ... tarafından tapu ve iskan masrafları yatırıldığını savunarak, mahkemece yapılacak tespite binaen tapunun verileceğini bildirmiştir.
Davalı ... vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının sözleşme diye dayandığı belgenin tek yanlı bir irade beyanı olduğunu, davacılar ile o dönem ki kooperatif yönetiminin müvekkilinin vekalet verdiği yaşlı olan babasını aldattıklarını, hisse devir bedelinin tamamının ödenmediğini, davacıların kooperatif tarafından ortaklığa alındığına ilişkin bir karar bulunmadığını, davacıların yaptığı ödemelerin kiracıların dahi ödediği ortak giderlere ilişkin site aidatı olduğunu, müvekkilinin davacılardan önce tapu masraflarını
yatırdığını, konutların 2002 yılında dağıtıldığını müvekkilinin hissesine düşen bağımsız bölümü kiraya verdiğini ve kira alacağını da aidatlara mahsuben kooperatife tahsis ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı ..."in vekalet verdiği babası aracılığıyla 01.12.2004 tarihinde hissesine düşen bağımsız bölümü davacılara sattığı, kooperatif yönetim kurulunca aynı tarihte davacıların üyeliğe kabulüne karar verildiği, davacılar tarafından devirden sonra yapılan aidat ödemelerinin kooperatif tarafından benimsenerek kullanıldığı, pay devrinin herhangi bir şekil şartına bağlı bulunmadığı, davalı ..."in bilahere tapu masrafı yatırmasının kendisine üyelik sıfatı kazandırmayacağı, usulüne uygun olarak üyelik hakkını devralmış bulunan davacılara davalı kooperatifin bağımsız bölümün tapusunu vermesi gerektiği gerekçesiyle, 2007/249 esas sayılı asıl davada bağımsız bölümün davalı kooperatif adına olan tapu kaydının iptali ile davacılar adına tapuya tayıt ve tesciline, birleşen 2007/388 esas sayılı dosyada davalı ..."in üyeliği davacılara devrettiği ve davacıların kooperatif üyesi olduğunu tespitine, davalı ..."in tapu maliki olmaması sebebiyle aleyhinde açılan tapu iptali ve tescil davasının davalı sıfatı yokluğu nedeniyle reddine, yine birleşen 2008/75 esas sayılı dosyada davalı ... aleyhine açılan üyeliğin devri ve tespiti davasında 2007/388 esas sayılı dosya üzerinden değerlendirme yapılarak hüküm verildiğinden aynı konuda hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı kooperatif aleyhine açılan üyelik tespiti davasında davanın kabulüne, tapu iptali ve tescil davasında ise aynı konuda 2007/249 esas sayılı asıl dosyada hüküm verildiğinden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.