7. Ceza Dairesi 2014/35220 E. , 2017/4322 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Petrol kaçakçılığı
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, tasfiye
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Sanığın mahkumiyetine yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
1- Dava konusu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken infazı kısıtlayacak şekilde söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmedilmesi,
2- 01/03/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan “yaptırım” ibaresinin “tedbir” olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. yine 18/06/2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler gözönüne alındığında, ayrıca 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde, verilen adli para cezasının ödenmemesi durumunda, ödenmeyen para cezasının hapis cezasına çevrilmesine karar verilmesi,
3- 24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1.fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca,
1- Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünden "suça konu standartlara uygun olmayan kaçak akaryakıtın 5015 sayılı Yasanın ek madde 3/3 gereğince kararın kesinleşmesi beklenmeksizin tasfiyesine" ifadesinin çıkarılması,
2- Hüküm fıkrasının adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin bölümünden “ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” ifadesinin çıkarılması,
3- Hükümden TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK.nun 53/1-2-3. madde ve fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Nakil aracının iadesine yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 05.07.2011 gün ve 2011/119-162 E., K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere, aleyhe değiştirme yasağı münhasıran cezalar ile ilgili olup, cezalar da, 5237 sayılı TCK.nun 45. maddesinde hapis ve adli para cezaları olarak sayıldığı cihetle, güvenlik tedbiri niteliğinde olan dava konusu nakil aracının müsaderesi ya da iadesine ilişkin hususlarda kazanılmış haktan bahsedilemeyeceği kabul edilerek yapılan incelemede;
Nakil aracının kayden maliki gözüken Recep Yılmaz’ın celbedilerek konu hakkında bilgisine başvurulması, alınan beyan ve diğer delillere göre aracın iyi niyetli 3. kişiye ait olup olmadığı belirlendikten sonra müsaderesine ya da iadesine karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerle 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.