Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/13731 Esas 2020/1771 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13731
Karar No: 2020/1771
Karar Tarihi: 13.02.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/13731 Esas 2020/1771 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2016/13731 E.  ,  2020/1771 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 29/11/2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12/02/2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
    Davacılar vekili, 1193, 2206, 667 ve 672 pparsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın giderilmesini talep ve dava etmiştir.
    Bir kısım davalılar, davayı kabul ettiklerini, dava konusu taşınmazların ortaklığının satış yoluyla giderilmesini istediklerini duruşmada beyan etmişlerdir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazların 3080 sayılı Yasa kapsamında kalması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
    3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanununun 13. maddesinde;
    “Uygulama alanlarında Bakanlar Kurulu Kararının Resmi Gazete"de yayımı tarihinden itibaren, kamulaştırma, toplulaştırma, arazi değiştirilmesi ve dağıtım işlemlerinin tamamlanması veya tapuya tescili sonuçlandırılıncaya kadar, gerçek kişilerle özel hukuk tüzel kişilerine ait arazinin mülkiyet ve zilyetliğinin devir ve temlik edilemeyeceği; bu arazilerin ipotek ve satış vaadine konu olamayacağı, ancak, bu kısıtlama süresinin beş yılı aşamayacağı; sulama alanlarında toplulaştırma çalışmaları kısıtlama süresi içerisinde sonuçlandırılamadığı takdirde, toplulaştırma çalışmalarının sonuçlandırılması amacıyla kısıtlama süresinin en fazla beş yıla kadar daha uzatılabileceği,
    Mahkemeler veya icra ve iflas daireleri tarafından bu araziler hakkında devir ve temliki gerektiren karar verilemeyeceği; mahkemelerce satış suretiyle miras ortaklığının giderilmesine karar verilemeyeceği”
    Hükmü yer almakta iken, Anayasa Mahkemesinin 11.04.2012 tarihli kararıyla bu düzenlemenin “mahkemeler veya icra ve iflas daireleri tarafından bu araziler hakkında devir ve temliki gerektiren karar verilemeyeceği"ne ilişkin kısmı iptal edilmiş; 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanunun 9. maddesiyle de “Bu taşınmazlar hakkında mahkemelerce satış suretiyle miras ortaklığının giderilmesine karar verilemeyeceği”ne ilişkin cümlesi ilga edilmiştir.
    Somut olaya gelince; bu Kanunun 13. maddesi kapsamındaki uygulama alanlarında kalan ve işlemleri henüz tamamlanamayan arazilerin miras yoluyla intikali ve ortaklığının satış suretiyle giderilmesine ilişkin olarak herhangi bir yasaklama bulunmadığından mahkemece davanın esası incelenerek sonucuna göre karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 13.02.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.