2. Ceza Dairesi Esas No: 2011/12518 Karar No: 2012/1558 Karar Tarihi: 01.02.2012
Elektrik Enerjisi Hırsızlığı - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/12518 Esas 2012/1558 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Polatlı Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2008/687 (E) ve 2009/170 (K) sayılı dosyasında, sanık elektrik enerjisi hırsızlığı suçlaması ile yargılandı. Diğer temyiz itirazları yerinde görülmedi ancak, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun belirttiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun objektif koşulların varlığı halinde diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kuruluşu uygulandığı takdirde, denetim süresi içinde yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılır ve davanın düşürülmesi kararı verilir. Ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, ertelemeye ilişkin düzenlemelere göre daha lehe olduğu gözetilmeden, \"765 sayılı TCK ile 647 sayılı Kanunun birlikte uygulanmasının sanık lehine sonuç doğurduğu, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-f.maddesinde ceza alt sınırının 2 yıl olduğu\" biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verildi. Bu nedenle, sanığın temyiz itirazları kabul edildi ve hüküm BOZULDU. 647 sayılı
2. Ceza Dairesi 2011/12518 E. , 2012/1558 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 2 - 2009/176439 MAHKEMESİ : Polatlı Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 17/03/2009 NUMARASI : 2008/687 (E) ve 2009/170 (K) SUÇ : Elektrik Enerjisi Hırsızlığı
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03/06/2008 tarih, 2008/2-149 esas, 2008/163 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, koşullu bir düşme nedenini oluşturan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun, objektif koşulların varlığı halinde, diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca 5271 Sayılı CMK"nun 231.maddesinin 5.fıkrasının son cümlesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade edeceği gibi aynı maddenin 10.fıkrasında denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak davanın düşmesi kararı verileceği şeklindeki düzenleme ile 647 sayılı Kanunun 6.maddesi ve 765 sayılı TCK"nun 95.maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu davanın düşürülmesi olanağı tanıdığından, ertelemeye ilişkin düzenlemelere göre daha lehe olduğu gözetilmeden, “765 sayılı TCK ile 647 sayılı Kanunun birlikte uygulanmasının sanık lehine sonuç doğurduğu, 5237 sayılı TCK"nun 142/1-f.maddesinde ceza alt sınırının 2 yıl olduğu” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 01/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.