Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/9425 Esas 2019/6801 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9425
Karar No: 2019/6801
Karar Tarihi: 29.05.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/9425 Esas 2019/6801 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/9425 E.  ,  2019/6801 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı, davalıların murisi ... ... tarafından davalı mirasçı ... ...’a verilen vekalete istinaden ... 1. Noterliğince düzenlenen 19.06.2003 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile ... ... adına kayıtlı taşınmaz hisseleri bedelini ödeyerek satın aldığını, satın alınan taşınmazların tapu devrinin gerçekleştirilmesi açtığı tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verildiğini ileri sürerek harca esas değeri 10.000,00 TL gösterip, satış vaadi sözleşmesine konu taşınmazlardaki ... ...’e ait hisselerin rayiç bedellerinin tespiti ile davalılardan tahsilini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 10.000,00 TL’nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    HMK.’nun 294 ve 297. maddelerinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 6100 sayılı HMK 297/son maddesi gereğince; hükümde, tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerinin yer alacağı belirtildikten sonra, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olduğu belirtilmiş yine anılan kanunun 298/2.maddesi gereğince de; gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı belirtilmiştir.
    Temyize konu davada, davacı dava dilekçesinde, davalıların murisi ile imzalanan taşınmaz satış vaadi sözleşmesine konu taşınmazların tapu devrinin gerçekleştirilmesi için açılan tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verildiğini ileri sürerek sözleşmeye konu taşınmazlardaki davalıların murisine ait hisselerin rayiç bedellerinin tespiti ile tahsilini istemiş, mahkemece, gerekçeli kararda, davacının isteminin iş sözleşmesinin haksız fesih edilmesi nedeni ile işçilik alacaklarının tahsiline yönelik olduğu yazılmış, gerekçenin devamında ise davanın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak olduğuna yönelik nitelendirme yapılarak çelişki meydana getirilmiştir. Bu husus az yukarıda açıklanan yasa hükümlerine aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenle davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.