23. Hukuk Dairesi 2013/6983 E. , 2013/8336 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ....ile davalı vekili Av...."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin çıkma payı alacağının tahsili için başlattığı icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının yönetimde olduğu dönemde kooperatifin uğradığı zarardan dolayı konutunu hiçbir hak talep etmeksizin tazminat olarak kooperatife verdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair ilk kararın Dairemizin 24.11.2011 gün, 2011/1676-2076 esas ve karar sayılı ilamı ile görev yönünden bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, tüm dosya kapsamına göre, davacının ödeme iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, çıkma payı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacının kooperatif ortaklığından ayrıldığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davacının üye olduğu dönemde aidat ödemesinin bulunup bulunmadığı, varsa miktarı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece davacının ödeme yaptığına dair yazılı bir belge sunamadığı, ortaklar defterindeki kayıtların davacının yönetim kurulu başkanlığı döneminde tutulmuş olması nedeniyle alacağın ispatı için yeterli olmadığı, kooperatif kayıt ve defterlerine göre ödemesinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Bu durumda, öncelikle kooperatifin tüm defter ve belgeleri ile birlikte genel kurula çağrı ve hazirûn listeleri incelenmek suretiyle, davacının üyeliğinin sona erdiği tarih açık olarak saptanmalıdır. Bu kapsamda, her iki taraf da delil olarak kooperatif kayıt ve defterlerine dayanmış olup, özellikle ortaklar defterinde yapıldığı görülen davacı ödemelerinin tarihleri dikkate alındığında 1999-2000 ve 2001 yılı defterlerinin incelenmesi önem arzetmektedir. 15.11.2004 tarihli hesap tetkik komisyonu raporunda komisyonca incelendiği belirtilmiş
olan ve bilirkişi incelemesine sunulmadığı anlaşılan bu defterlerin ihtar ile davalı kooperatiften istenerek incelenmesi de zorunludur. Bu eksiklikler tamamlandıktan sonra kooperatif uygulamaları ve mali konularda uzman bir bilirkişiye, yukarıda bahsedilen tüm belge ve kayıtlar incelettirilerek, davacının iddia ettiği ödemelerin genel kurullarda alınan aidat ödemesine ilişkin kararlar ile uyumlu olup olmadığını da irdeleyen açıklamalı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınarak ve dosyada mevcut 17.10.2002 tarihli davacının 22 no"lu konutunu kooperatife bıraktığına dair yazılı belge ve arsa sahipleri ile yapılan protokollerin de eldeki dava üzerindeki etkisi tartışılarak, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucunda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.