Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/12106
Karar No: 2014/1066
Karar Tarihi: 20.01.2014

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2013/12106 Esas 2014/1066 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2013/12106 E.  ,  2014/1066 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BODRUM 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 05/11/2010
    NUMARASI : 2007/261-2010/540

    Taraflar arasında görülen davada Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/11/2010 tarih ve 2007/261-2010/540 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin, davalının oğlu olan S. P."tan alacağı karşılığında 13.11.2006 keşide tarihli çek aldığını, dava konusu çekin davalı S.. P.. tarafından müvekkiline verildiğini, çekin ibraz süresinde bankaya ibraz edildiğini, ancak karşılığı bulunmadığından çeke karşılıksız kaşesi vurulduğunu, çek bedelleri ödenmeyince borçlu S. P. hakkında icra takibi başlatıldığını, mahkemeden alınan ihtiyati haciz kararı gereğince 19.01.2007 tarihinde ihtiyati hacze gidildiğini, ihtiyati haciz işlemi sırasında S. P."ın borcu bildiğini, borcu en kısa sürede ödeyeceğini ve teminatın iadesine muvafakat ettiğini beyan ettiğini, daha sonra borçlunun borca ve imzaya itiraz ettiğini, borçlunun itirazı doğrultusunda İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesi"nde görülen davada bilirkişi incelemesi yapıldığını ve bu inceleme sonucunda çekteki imzanın davalı S.. P.. eli ürünü olduğunun anlaşıldığını, hukuken S. P. adına gözüken Bodrum E. Elektrik şirketinin gerçekte fiilen S.. P.."a ait olup fiilen de onun tarafından işletildiğini, davalının ve oğlu S. P."ın müvekkilinin alacağını almasını engellemeye yönelik eylemlerde bulundukları ve kötüniyetli olduklarının açık olduğunu ileri sürerek, 13.11.2006 keşide tarihli 17.000 TL bedelli davalı tarafından imzalanan çekin keşide tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, birleşen davada ise aynı gerekçelerle, 12.10.2006 keşide tarihli ve 21.000 TL bedelli çekin keşide tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, keşide tarihinden itibaren 6 ay içinde çekin işleme konulması gerekirken 6 aylık sürenin geçirildiğini savunarak, zamanaşımı nedeniyle davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, 13.11.2006 tarihli ve 17.000 TL bedelli çeki davalının bizzat imzalayıp verdiği ancak çekte ismi geçen S. P."ın bu çekin kendisine ait olmadığından bahisle imzaya itiraz ettiği ve İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesi"nde görülen davada çekteki imzanın S. P."ın imzası olmadığının anlaşıldığı ancak çeki imzalayan kişinin S.. P.. olduğu, TTK"nın 730/3. maddesinin göndermesiyle çeklerde de uygulanması gereken aynı Kanunun 590. maddesi gereğince temsile yetkili olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatıyla imza koyan kişinin bizzat senetten dolayı sorumlu olduğu, birleşen dava yönünden ise aynı gerekçelerle 12.10.2006 tarihli çeki askerde olan oğlu S. P."ın yerine babası S.. P.."ın imzaladığının anlaşıldığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava çeke dayalı alacak istemine ilişkin olup mahkemece yazılı gerekçeyle asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.
    Ancak, davalı tarafça yasal süresi içinde asıl ve birleşen davada zamanaşımı def"inde bulunulduğu halde mahkemece bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi