Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4105
Karar No: 2019/20008
Karar Tarihi: 18.12.2019

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/4105 Esas 2019/20008 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2019/4105 E.  ,  2019/20008 K.

    "İçtihat Metni"



    Tehdit suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-2. cümle, 62. ve 52/1. maddeleri uyarınca 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair, İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/07/2018 tarihli ve 2018/355 esas, 2018/756 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 02/05/2019 gün ve 94660652-105-35-4218-2019-Kyb sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13/05/2019 günlü ve 2019/49260 sayılı istem yazısıyla dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
    İstem yazısında:
    "Dosya kapsamına göre, olay tarihinde hasta yakını olarak Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde bulunduğu sırada, anılan hastanenin asansörlerinin çalışmaması ve tuvaletlerinin sorunlu olması nedeniyle yüksek sesle sinirli bir hâlde hastane müdürü tanık Yusuf Akkaya"ya şikâyette bulunan sanığın, yanlarına gelerek kendisini uyaran görevi devralacak hastane nöbetçi müdürü katılana hitaben "ismin ne, ben sana göstereceğim" şeklindeki beyanı nedeniyle, mahkemesince basit tehdit suçundan cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 20/06/2018 tarihli ve 2016/9081 esas, 2018/9833 karar sayılı ilâmında "Tehdit eylemi, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlâl eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdit içerdiği düşünülen sözlerin olay kapsamında hangi bağlamda kullanıldığının da değerlendirilmesi gerekir" şeklinde belirtildiği üzere, sanığın hastasının bulunduğu hastanenin hizmet sunumundaki aksaklıklara ilişkin adı geçen hastane müdürü tanığa yakındığı sırada kendisini uyaran görevi devralacak hastane nöbetçi müdürü katılana yönelik sözlerinin, Anayasal şikâyet hakkını kullanacağını bildirme niteliğinde olduğu ve sonuç almaya elverişli, objektif olarak katılan üzerinde ciddi bir korku veya endişe doğuracak nitelikte bulunmaması nedeniyle tehdit suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanığın üzerine atılı suçtan beraati yerine, yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    1-Olay
    Sair tehdit suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda, İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/07/2018 tarihli kararı ile, sanığın hüküm tarihi itibariyle kesin nitelikte olan adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, ancak sanığın söylediği "İsmin ne, ben sana göstereceğim" şeklindeki sözlerinin şikayet hakkı kullanımı kapsamında kaldığı kanaatiyle, mahkumiyet kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğu gerekçesiyle kanun yararına bozma yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
    2- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
    Tehdit suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında, suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesine ilişkindir.
    3-Hukuksal Değerlendirme
    5237 sayılı TCK"nın 106. maddesinin 1. fıkrasının ikinci cümlesinde yazılı tehdit suçunun tanımında; "sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehdit" eyleminden söz edilmiş ise de, eylemin hukuka aykırılık öğesinin oluşması bakımından olayda hukuka uygunluk nedenlerinin bulunmaması da zorunludur. TCK"nın 26. maddesinde "hakkını kullanan kişiye ceza verilmez" hükmü yer almaktadır. Anayasanın 36. maddesinde ise, herkesin yargı merciileri önünde iddia ve savunmada bulunma hakkının bulunduğu belirtilmiştir. Ayrıca, gerçek kişiler veya resmi mercilerin hukuka aykırı işlem ve eylemleri nedeniyle kişilerin şikayet hakları da hak arama özgürlüğü kapsamında bu madde içerisinde değerlendirilmektedir. Şikayet hakkının kullanılması, kişilerin veya kamu görevlilerinin yasaya uygun davranmadıkları iddiasıyla idare veya yargı makamlarınca denetlenmelerine olanak sağlamaktadır. Şikayet edilen kişinin suç işlediği için cezalandırılması veya kamu görevlisinin hukuka aykırı davranışı nedeniyle disiplin işlemine ya da yargılamaya tabi tutulması sair kötülüğe uğratılması anlamına gelebilecek ise de, yasal hakkın kullanılması nedeniyle kişi cezalandırılmaz.
    Hukuksuz bir muameleye maruz kalan kişinin bu haksızlığı icra eden sivil veya kamu görevlisi olan kişiye, hukuk önünde hesaplaşması anlamına gelen sözler tehdit olarak düşünülmemelidir. Zira bu halde Anayasayla güvence altına alınan (m.74) şikayet hakkının kullanımı söz konusudur. Bu kişinin ilgili makamlara müracaat etmesi da, kendiliğinden hak alma ya da tehdit düşüncesiyle değil, şikayet hakkının kullanılması amacıyla hareket ettiğinin göstergesi olmaktadır.
    Dosyanın incelenmesinden; sanığın kızını tedavi için getirdiği hastanede asansörlerin çalışmaması ve tuvaletlerin kapalı olması nedeniyle şikayetçi olmak amacıyla gittiği idari büroda hastane müdürü olan katılana hitaben "senin adın ne, sana göstereceğim" dediği iddiasıyla kamu davası açılmıştır. Katılan, sanığın iddianamede belirtilen sözleri sarf ettiğini ileri sürmüş, sanık ise tüm aşamalarda, suçlamaları kabul etmeyerek, sadece Sağlık Bakanlığına şikayet edeceğini söylediğini ifade etmiştir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; olayın oluş biçimi, anılan sözler, tartışmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde, sanığın maruz kaldığını düşündüğü ve iddia ettiği haksızlığa karşı şikayet hakkını kullanacağını bildirme niteliğinde olduğu, şikayet hakkının kullanılması kapsamında söylendiği, Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre de anılan sözlerin şikayet hakkının kullanılması kapsamında kaldığının anlaşılması karşısında, olayda TCK"nın 26/1. maddesinde düzenlenen "hakkın kullanılması" kapsamında hukuka uygunluk nedeninin bulunduğu gözetilerek sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırıdır.
    4-Sonuç ve Karar
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1)Kanun yararına bozma istemine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, tehdit suçundan kurulan İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/07/2018 tarihli ve 2018/355 esas, 2018/756 karar sayılı kesinleşen kararın, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2)Karardaki hukuka aykırılık sanığın cezasının kaldırılmasını gerektirmekle, aynı Kanun maddesinin 4-d fıkrası uyarınca,
    Sanığın tehdit suçundan mahkumiyetine dair hüküm fıkrasının,
    "a)Olayın oluş biçimi, anılan sözler, tartışmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde sanığın maruz kaldığını düşündüğü ve iddia ettiği haksızlığa karşı şikayet hakkını kullanacağını bildirme niteliğinde olduğu ve anılan sözlerin şikayet hakkının kullanılması kapsamında kaldığının anlaşılması karşısında, olayda TCK"nın 26/1. maddesinde düzenlenen "hakkın kullanılması" kapsamında hukuka uygunluk nedeninin bulunması nedeniyle CMK"nın 223/2-d maddesi uyarınca sanığın BERAATİNE,
    b)Yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılmasına," şeklinde DÜZELTİLMESİNE, 18/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi