21. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/4558 Karar No: 2019/1042 Karar Tarihi: 18.02.2019
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/4558 Esas 2019/1042 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı borçlu olmadığının tespitine ve davalı kurumun aleyhine yapılan ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme isteği kabul etmiştir. Davalı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay bozma kararına uygun biçimde verilmiştir. Temyiz itirazları reddedilerek karar onanmıştır. Karşı oyda, Kurumun alacağının zaman aşımı süresi dolmadığı belirtilmiştir. Kararın kesinleşmesiyle prim aslı ve gecikme zammı istenebilir hale geldiği ifade edilmiştir. Kanun olarak 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 93/2. maddesi gösterilmiştir.
21. Hukuk Dairesi 2018/4558 E. , 2019/1042 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA Davacı, borçlu olmadığının tespitine, davalı Kurumun aleyhine yapmış olduğu 2000-2006 yıllarına ait 104.023,87 TL sayılı ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 18/02/2019 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY Somut olayda Kurumun alacağının doğduğu mahkeme kararlarının kesinleşme tarihinden itibaren 5510 sayılı yasanın 93/2. maddesinde görülen zaman aşımı süresi dolmamış bulunmaktadır. Kararın kesinleştiği tarihten itibaren Kurumun davaya konu prim aslı ve gecikme zammı istenebilir konuma geldiğinden aynı mahiyetteki (Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin, 13/10/2010 tarih 2009/15819 Esas 2010/12439 Karar, 19/01/2012 tarih 2011/14384 Esas, 2012/522 Karar, 14/01/2013 tarihi 2011/6593 Esas 2013/85 Karar, 09/02/2016 Tarih, 2015/20115 Esas ve 2016/1584 Karar ve Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 25/06/2012 Tarih 2012/13964 Esas, 2012/12303 Karar, ) sayılı ilamları da gözönüne alındığında Mahkeme Kararının Bozulması gerektiğinden sayın çoğunluk görüşüne katılamamaktayız. 18/02/2019