23. Hukuk Dairesi 2013/5551 E. , 2013/8321 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen davada davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davada davalı vekili Av. ... ile kooperatif başkanı .... ve bir kısım davacılar vekili Av. ...ile birleşen davada davacı ..."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Asıl ve birleşen davada davacılar vekili, çağrıya ait usul hükümlerine uyulmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılmaya yetkili olmayan kişilerin toplantıya katıldığını, toplantı nisabının usulüne uygun tespit edilmediğini, hazirun cetvelinin bakanlık komiseri gelmeden hazırlandığını, davacı .......ün bazı kararlara muhalefet şerhi koymak istemesine rağmen bu şerhin koydurulmadığını, davacı ...’nün genel kurula katılmasının engellendiğini, kabul edilen bütçe ve ibra kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ileri sürerek , 4-5-6-8 no"lu kararların bozulmasını ve usul ve yasaya aykırı şekilde toplanılmış olduğundan tüm kararların bozulmasını talep etmişlerdir.
Davalı vekili, toplantıya davetin taahhütlü mektupla yapıldığını, toplantıdan 15 gün önce yıllık çalışma raporu, denetçi raporu ve bilançonun kooperatif merkezinde ortakların bilgisine hazır tutulduğunu, toplantıya katılması engellenen kimse olmadığını, toplantı nisabının mevcut olduğunu, birçok kararın oybirliği ile alındığını, .... vekilinin 7"nci maddeye itiraz beyanının tutanağa yazılmış olduğunu, diğer davacıların toplantıya katılmamış olduklarını, iptal davası açma haklarının olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen ikinci bilirkişi raporu ile dosya kapsamına göre,.... dışındaki kimselerin toplantıya katılmamakla birlikte diğer kararlardan da etkilendikleri ve bu davada davacı sıfatının bulunduğu, birleşen davada davacının genel kurula alınmaması, kooperatifle bu ortak arasında dava dosyasındaki
çekişmeler de gözetildiğinde genel kurulun seyrini etkileyebileceği, muhalefet eden bir üyenin varlığının önemsenmesi gerektiği, bu ortağın genel kurula alınmamasının başlı başına bir iptal nedeni olarak kabul edilmesi gerektiği, çoğun içinde azın olduğu kuralı dikkate alındığında Davacı ... davasının haklılığı karşısında tüm davacılar açısından genel kurul kararlarının iptalinin gerekeceği belirtilerek davanın kabulü ile davalı Kooperatifin dava konusu genel kurul kararlarının iptaline karar verilmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Mahkemece, asıl ve birleşen dava yönünden tek hüküm kurulmuştur. Ne var ki, birleştirilmiş olsa dahi, her dava müstakiliyetini muhafaza edeceğinden, her dava dosyası için ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
Öte yandan, birleşen davada davacı vekili 23.01.2012 havale tarihli dilekçesinde, davalı kooperatif tarafından talep edilen 2011 yılı temmuz-kasım dönemine ilişkin 2.385,19 TL’nin depo edilmesi için talepte bulunmuştur. Mahkemece 27.01.2012 tarihli ara kararı ile 19.06.2011 tarihli genel kurul kararlarının uygulanmasının tedbiren durdurulmasına karar verilmesi, bu şekilde talep aşılarak HMK 26/1 (HUMK m. 74) maddesine aykırılık oluşturulması da doğru olmamıştır.
2)Bozma nedenine göre, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı vekilinin diğer temyiz istemlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl ve birleşen davada davalı yararına takdir olunan 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacılardan alınarak anılan davalıya verilmesine, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.