Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İİK"nun 85/son maddesinde yer alan "Haczi koyan memur borçlu ve alacaklının menfaatlerini mümkün olduğu kadar telif etmekle mükelleftir" şeklinde ifadesini bulan hükümle, hukuk devleti ilkesinin bir gereği olarak alacaklı ile borçlu arasındaki menfaat dengesinin güvenceye alınması amaçlanmaktadır. Bu ilkenin bir gereği olarak icra müdürü, işlemlerinde, bütün ilgililerin yararlarını dikkate almak zorundadır.
İcra memurları, alacaklının alacağına kavuşması için gerekli olan takip işlemlerini yapacaktır. İcra müdürüne yaptığı bir kısım işlerde hiçbir takdir yetkisi tanınmamıştır. (HGK"nun 31/03/2004 tarih 12-202/196 Sayılı Kararı)
Somut olayda, icra müdürlüğünce alacaklının haciz talebinin yerine getirilmesi zorunludur. Bu zorunluluk yerine getirildikten sonra, şikayet halinde, icra mahkemesince icra müdürlüğü işleminin yerinde olup olmadığı denetlenebileceğinden, mahkemece şikayetin kabulü ile icra müdürlüğü işleminin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/05/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.