4. Hukuk Dairesi 2020/721 E. , 2020/3522 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve... Servis İşletmeciliği ... Gıda San. ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine 11/04/2014 gününde verilen dilekçe ile ölümlü trafik kazası nedeni ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/07/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava; ölümlü trafik kazası nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar vekili; 20/03/2014 tarihinde davalı ..."in sevk ve idaresindeki aracın, müvekkillerinin murisi olan yaya ...’na çarpması neticesinde ölümüne sebebiyet verdiğini beyan ederek, bu nedenle manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalılar vekili; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece verilen 14/12/2014 tarihli, 2014/321 esas, 2014/1040 karar sayılı kararda, davanın kısmen kabulüne her bir davacı için 10.000.00 TL manevi tazminat takdirine ve toplamda 40.000.00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hükmün, taraf vekillleri tarafından temyiz edilmesi üzerine , Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 21/12/2017 tarihli, 2015/5360 esas, 2017/11941 karar sayılı ilamı ile: ‘’dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkin olup, B.K’nun 53’üncü maddesi uyarınca her ne kadar hukuk hakimi ceza hakiminin kusur oranları ile bağlı değil ise de, dava konusu olayda mahkemece ceza dosyasının bilirkişi raporu esas alındığına göre ceza mahkemesi kararının kesinleşmesi beklendikten sonra dosyadaki deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken anılan hususun gözden kaçırılması doğru değildir.’’ şeklindeki gerekçe ile bozulmuştur.
Bozma ilamına uyan Mahkemece verilen 17/07/2018 tarihli, 2018/142 esas, 2018/430 karar sayılı son kararda; ceza yargılamasının kesinleşmiş olduğu dikkate alınarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; ancak bu kez tazminat miktarları artırılarak davacı
için 20.000 TL, diğer davacılar için ayrı ayrı 15.000" er TL olmak üzere toplam 65.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
Olay tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Şu halde; olay tarihi, olayın gelişim biçimi, özellikle kazanın oluşumunda davacıların murisi ...’nun asli kusurlu olduğu dikkate alındığında ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde, davacılar yararına hükmedilen manevi tazminat miktarları fazladır. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.