17. Hukuk Dairesi 2016/20091 E. , 2017/10908 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik (...) sigortacısı olduğu aracın davacıların eşi/babaları ve destekleri ..."nin kullandığı motosiklete çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte (davalı ... şirketi İhtiyari Mali Sorumluluk Poliçesi limitinden de sorumlu tutulmak üzere) toplam 466.076,17 TL destekten yoksun kalma tazminatın faiziyle davalılardan tahsiline, davalı ... şirketinin (... ve İMSS) poliçe limitleriyle sorumluluğuna karar verilmesini talep etmiş, bilahare; davalılar ...Ltd.Şti. ve ...hakkındaki davanın 115.000,00 TL. dışında kalan kısmından feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davalı ... şirketi vekili ile diğer davalı vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dair verilen hüküm; davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmekle Dairemizin 17.3.2014 gün 2013/3919 Esas 2014/3658 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 466.076,17 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... A.Ş"den poliçe limiti olan 125.000,00 TL ile sınırlı olacak şekilde alınarak davacı tarafa verilmesine, davalılar... Unlu Mamülleri ve ..."ın davalılar arasındaki iç ilişkide sorumlu oldukları miktarın fazlaya ilişkin feragat nedeniyle 115.000,00 TL olduğunun tespitine, ancak bir önceki hükmün kesinleşmesi nedeniyle haklarında icrai nitelikte karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine, her ne kadar dava tarihi olarak sehven karar başlığında 03.02.2015 yazılmış ise de davanın 27.08.2008 tarihinde açıldığı ve bu yanlışlığın mahallinde düzeltilebilir bir hata olmasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülemeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-)Dava, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Kazaya sebep olan aracın davalı şirkete ait kamyonet olması dikkate alındığında, TTK 3. maddesi ve 3095 SK 1. ve 2/1 maddesi uyarınca avans faizine hükmedilmesi gerekmektedir. Bu durumda önceki temyiz incelemesinde kesinleşmiştir. Mahkemece, her ne kadar tazminatın dva tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 1. bendindeki “yasal” ibaresinin hükümden çıkarılmasına yerine “avans” ibaresinin eklenmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 23/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi