Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4166
Karar No: 2021/514
Karar Tarihi: 29.01.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/4166 Esas 2021/514 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2017/4166 E.  ,  2021/514 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu, ... İli ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 38 parsel sayılı 976,30 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmaları sırasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına zeytinlik vasfıyla tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasına dayanarak taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusu parselin kesinleşen orman sınırları içerisinde olmayıp, orman sayılmayan yerler içerisinde bulunduğu, kadimden beri tarım arazisi olarak kullanıldığı, toprağın orman muhafaza karakteri taşımadığı, devletin hüküm ve tasarrufu altında sayılması gereken yerlerden olmadığı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve TMK"nun 713/1. maddesindeki kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinim şartlarının davalı lehine gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, taşınmazın evveliyatında hangi nedenle tescil harici bırakıldığı kadastro müdürlüğünden sorulup saptanmamış; taşınmazın evveliyatının imar- ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar ihyaya muhtaç yerlerden ise imar-ihyanın hangi tarihte tamamlanıp tarımsal amaçlı zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve geçici 8. madde uyarınca yapılan kadastro çalışmalarına kadar davalı yararına 3402 sayılı Kanun’un 14 ve 17. maddelerinde öngörülen iktisap şartlarının oluşup oluşmadığı üzerinde durulmadığı gibi dosya arasında yer alan jeolog, ziraat ve orman bilirkişiler tarafından düzenlenen 19.12.2016 tarihli raporda; orman bilirkişisince 1976 ve 2006 yıllarına ait hava fotoğrafları üzerinde yapılan incelemede 1976 tarihli hava fotoğrafında tarım alanı olarak görülmediği ve 2006 yılı hava fotoğraflarında ise üzerinde 30 adet zeytin ağacı bulunan zirai amaçlı kullanılan yer olduğu ve 2006 yılı öncesi tarım yapılmaya başlandığı belirtilmiş ve ancak ağaçların dikim yahut aşı yaşları hakkında bir belirleme olmaması karşısında; tespit tarihi olan 2014’ten geriye davalı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda tereddüt hasıl olduğu halde bu husus açıklığa kavuşturulmamış; öte yandan davacı Hazine; davalı tarafın çekişmeli taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin asli değil fer’i nitelikte olduğunu, zira davalı tarafın ecrimisil ödemek suretiyle taşınmaz üzerinde zilyetliğini sürdürdüğü iddiasında bulunmuş olup bu hususta da yöntemince araştırma ve inceleme yapılmamış, dosya arasındaki ecrimisil tespit tutanakları ile tahakkuk ve tahsilat belgelerinin davaya konu taşınmaza ait olup olmadığı da araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz.
    O halde; doğru sonuca varılabilmesi için, öncelikle çekişmeli taşınmazın hangi nedenle tespit dışı bırakıldığı Kadastro Müdürlüğü’nden sorulup saptanmalı; yine çekişmeli taşınmazı gösteren ve tespit gününden 15-20-25 yıl öncesine ait yüksek çözünürlüklü uydu fotoğrafları da dosya arasına konulmalı; bundan sonra çekişmeli taşınmaz başında fen ve zirai bilirkişiler ile yerel bilirkişi ve taraf tanıkları eşliğinde yeniden keşif yapılmalı; öncelikle, dava konusu sayılı taşınmazla ilgili, davacı Hazine tarafından davalıya ecrimisil tahakkuk ettirilip ettirilmediği ve davalı tarafça ecrimisil ödenip ödenmediği taraf tanıklarından sorulup saptanmalı, dosya arasındaki ecrimisil ihbarnameleri ve muhasebe işlem fişlerinin dava konusu taşınmaza ait olup olmadığı belirlenmeli; çekişmeli taşınmaz için davalı tarafça ecrimisil ödendiğinin ve dosya arasındaki ecrimisil tahakkuk ve tahsilatına ilişkin belgelerin bu taşınmaza ait olduğunun anlaşılması halinde; ecrimisil ödemesinin cebri icra tehdidi altında yapılıp yapılmadığı üzerinde durulmalı; şayet cebri icra tehdidi altında ödendiği kanıtlanamazsa; davalı tarafın bu ödemeleri yaparak Hazine’nin üstün mülkiyetini kabul edip etmediği tartışılmalı; dosyada bulunan ve yukarıda bahsedilen ecrimisile ilişkin bilgi ve belgelerin dava konusu taşınmaza ait olmadığı yahut dava konusu taşınmaza ait olmakla birlikte cebri icra tehdidi altında ödendiğinin anlaşılması halinde ise yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği ve zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü sorulup saptanmalı; zirai bilirkişiden çekişmeli taşınmazın tarımsal niteliğini ve üzerindeki ağaçların ve diğer zirai muhdesatların adetlerini, yaşlarını (deliceden aşılanmış ise ayrıca aşı yaşlarını) ve konumlarını bildiren ve denetime elverişli rapor alınmalı; bu rapor düzenlenirken yukarıda bahsedilen uydu fotoğraflarından da yararlanılmalı; komşu parsellere ait kadastro tespit tutanakları ile varsa dayanağı olan kayıt ve belgeler de getirtilerek çekişmeli taşınmaz yönünü ne okuduğu üzerinde durulmalı ve bu şekilde bilirkişi ve tanık sözleri de denetlenmeli; bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.01.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi