Elektrik enerjisi hakkında hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/16808 Esas 2012/1191 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/16808
Karar No: 2012/1191
Karar Tarihi: 26.01.2012

Elektrik enerjisi hakkında hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/16808 Esas 2012/1191 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Eyüp 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 18/06/2008 tarihli ve 2007/354 (E) ve 2008/1195 (K) sayılı kararı, elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçuyla ilgili bir dava dosyasında verilmiştir. Kararda, avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/1. maddesi gereği mahkumiyete karar verilmiş olsa dahi vekilin duruşmalara katılmamış olsa bile maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak kararın gerekçesiz verildiği, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine açık ve gerekçeli olması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, sanığın hakkında açılan davada Çek Kanunu'nun yürürlükten kaldırılmış olması ve sanığın zararı tazmin etmiş olması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bunun için, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması gerektiği belirtilmiş ancak karar bu şekilde verilmemiştir. Bu nedenle, kararın bozulması gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun maddeleri:
- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141. maddesi
- CMK'nun 34/1, 230 ve 1412 sayılı CMUK'nun 308
2. Ceza Dairesi         2011/16808 E.  ,  2012/1191 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 2 - 2009/253634
    MAHKEMESİ : Eyüp 2. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 18/06/2008
    NUMARASI : 2007/354 (E) ve 2008/1195 (K)
    SUÇ : Elektrik enerjisi hakkında hırsızlık

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca, kamu davasına katılma üzerine, mahkumiyete karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine, vekil duruşmalara katılmamış olsa dahi, Tarifenin ikinci kısım ikinci bölümünde belirlenen maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin gerekmesi karşısında tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine katılınmamıştır,
    Dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141, 5271 sayılı CMK"nun 34/1, 230 ve 1412 sayılı CMUK"nun 308/7.maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine, olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtay"ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi ve ulaşılan kanaat ve delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde gerekçesiz hüküm kurulması,
    2- 20.12.2009 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5491 Sayılı ""Çek Kanunu"" ile 3167 Sayılı ""Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun"" yürürlükten kaldırılmış ve sanığa ait adli sicil kaydında yer alan ve bu kanunun 13/1. maddesinde düzenlenen çek defterini geri vermeme fiili suç olmaktan çıkarılmış olduğundan, katılan kurum zararınıda hakkında kovuşturma başlamadan önce tazmin suretiyle tamamen giderdiği, dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. fıkrasının (a) ve (c) bentlerinde gösterilen nesnel
    (objektif) koşulların gerçekleştiği gözetilerek; sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen, “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” öznel (sübjektif) koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “sanığın nesnel olarak sabıkalı olduğundan ve şartları bulunmadığından” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 26.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.